Punto:
Dinle
Muhsin Yazıcıoğlu'nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu mahkemede BBP Genel Başkanı Mustafa Destici'yi mahkeme salonundan kovdu.
Kahramanmaraş 1'inci Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen Muhsin Başkan'ın suikasti olduğu dönem Kahramanmaraş Emniyet İstihbarat Şube Müdür Yardımcılığı yapan Dursun Özmen'in yargılandığı davada tansiyon yüksekti.
Duruşmaya BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, oğlu Furkan Yazıcıoğlu, ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu, ablası Maviş Ocak, düşen helikopterde vefat eden gazeteci İsmail Güneş'in eşi Yasemin Güneş, avukatlar ve partililer katıldı.
Gülefer Hanım, Destici'ye "Buradan Kalkın!" diye bağırdı. Cennet Mekan Muhsin Yazıcıoğlu'nun ağabeyi Yusuf Yazıcıoğlu ise Destici'ye "Ahlaksız Herif, hangi yüzle buraya geliyorsun!" dedi.
Olayın ardından Destici konuşma yaptı. Konuşmasında "yanlış anlaşıldım" dedi. Konuşma yaptığı sırada tansiyon iyice yükseldi.
BBP Genel Başkan Yardımcısı Remzi Çayır, "Boş konuşma" diye bağırdı. Ardından Mustafa Destici "Ne boş konuşması, sen kışkırtıyorsun" diyerek Çayır'ı suçladı. Remzi Çayır ise "Sen kışkırtıyorsun, bu hale getiren sensin, senin gibi insanlar" dedi.
Remzi Çayır'ı, Muhsin Yazıcıoğlu'nun yakın arkadaşı ve BBP'nin efsane isimlerinden Hakkı Öznur sakinleştirdi.
Muhsin Başkan'ın eşi dışarıda açıklama yaparken, partililer "Destici İstifa" ve "Destici davadan ellerini çek!" diye slogan attılar.
Gülefer Hanım dava ile ilgili: "Bugün mahkememize geldik ama polis memuru üzerinden süren davaya geldik. Ana dosyamız henüz açılmamıştır, devam etmektedir. Bizim siyasetle ilgili, siyasi bir beklentimiz de yoktur. Sadece ve sadece Muhsin Başkan olayının, kaza veya suikast dedikleri ama bize göre suikast olan olayın bir an önce aydınlatılmasını istiyoruz" dedi
Mahkeme salonunda yaşanan gerginliğin sorulması üzerine ise Gülefer Yazıcıoğlu şunları söyledi: "Gerginlik şundan dolayı oldu. Biz saatlerdir bekliyorduk, içeri alınmak istiyorduk fakat oradan bir memur arkadaş Sayın Destici girmeden bizim alınamayacağımızı söylediği için, biz de bu sürecin kesinlikle birinci derecede içeri girmesi gereken insanlarız, aileler olarak. Bizi almadan onları aldıkları için oradaki arkadaşlar tepki göstermiştir. Bundan ibarettir, başka büyütülecek bir mesele yoktur."