Punto:
Dinle
Türkiye'nin daveti üzerine düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Olağanüstü Zirvesi İstanbul’da yapıldı. Düzenlenen zirveye 16’sı lider düzeyinde 48 ülkeden temsilciler katıldı.
Açılış konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1947'den bu güne Filistin topraklarının İsrail'in işgaline uğrayıp daraldığını belirtip "Bu şunu gösteriyor, İsrail bir işgal devletidir. Bunun yanında İsrail, aynı zamanda bir terör devletidir" dedi.
ABD'nin büyükelçiliğini Kudüs'e taşıyarak İsrail'in başkentini Kudüs olarak tanıma kararını eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan açılış konuşmasında da şunları söyledi:
"Hiç uzun söze gerek yok. Kudüs'te bu kadim şehrin sokaklarında birkaç dakika dolaşan herkes, orasının işgal altında olduğunu anlayacaktır. Zaten, işgal altında olan bu şehirle ilgili böyle bir kararın açıklanmasının, hiçbir hükmü olamaz.
"Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1980 tarihinde aldığı 478 sayılı karar göre hiçbir ülke Kudüs'te büyükelçilik bulunduramaz. Nitekim Amerika'nın bu hukuksuz kararına sadece Kudüs'ü işgal altında tutan İsrail destek vermiştir (…) İslam ülkeleri de ilk andan itibaren en açık bir şekilde ABD'nin Kudüs kararını külliyen reddetmiştir.
"İİT Zirve Dönem Başkanı olarak, aynı gün dünya kamuoyuna bir çağrıda bulunarak bu kararın vicdan, hukuk, ahlak ve tarih önünde hükümsüz olduğunu ilan ettik. Bu karar her şeyden önce şiddet yerine barıştan yana tavrı koyan, barışı isteyen tarafın olduğunu defalarca ispatlayan Filistinlilerin cezalandırılmaları anlamına geliyor.
Zirvenin Son Kararı: "Doğu Kudüs Filistin Devleti'nin başkentidir."
Alınan Bazı Kararlar Şöyle;
- Amerika'nın kararı en güçlü şekilde reddedilmiş ve kınanmıştır.
- Kudüs-ü Şerif’in yasal statüsünü değiştirmeyi amaçlayan söz konusu tehlikeli beyanın hükümsüz ve meşruiyetten uzak olduğu vurgulanmıştır.
- ABD Yönetimi’ni bu yasadışı beyanın geri çekilmemesinden doğacak tüm sonuçlardan bütünüyle sorumlu tutulduğu kaydedilmiştir.
- İki devletli çözüm temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bir Filistin Devleti’ne dayanan, uluslararası tanınmış referans hükümlerle ve 2005’te Mekke-i Mükerreme’de yapılan Olağanüstü İslam Zirvesi Konferansı da stratejik bir tercih olarak kabul edilen 2002 Arap Barış Girişimi’yle uyumlu adil ve kapsamlı bir barışa bağlılık teyit edilmiştir.
- Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne çağrıda bulunularak, derhal sorumluluklarını üstlenmesi, Kudüs-ü Şerif şehrinin yasal statüsünü teyit etmesi, Filistin Devleti topraklarındaki İsrail işgaline son vermesi, Filistin halkının uluslararası korunma altına alınmasını sağlaması, Filistin Davası’na ilişkin aldığı tüm kararları uygulaması ve bu kararlara uyması istenmiştir.
- Katılımcılar, İslam Ümmeti için bu denli önemli bir konuda liderliği üstlenmesi ve Zirve’ye ev sahipliği yapması nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanımıza minnetlerini ifade etmişlerdir.
-İslam Kalkınma Bankası’ndan Filistin projelerine öncelik vererek ve bu doğrultuda özel ve esnek mekanizmalar ve usuller geliştirerek “Kalkınma için İslami Dayanışma Fonu” aracılığıyla Kudüs’ü Şerif ve diğer işgal altındaki topraklarda ekonomik ve sosyal kalkınma çabalarına destek olması talep edildi.
Zirveye katılan liderler arasında, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Yemen Cumhurbaşkanı Abdrabuh Mansur Hadi, Kuveyt Emiri Şeyh Sabah, Ürdün Kralı Abdullah da bulunuyor. Suudi Arabistan ise zirveye başkan yardımcısı düzeyinde katıldı.