Değişim ve Yükseliş Derneği Başkanı Rıza Müftüoğlu;
“Bu siyasi sistem içerisinde hiçbir siyasi parti ve hiçbir siyasi iktidar
temel sorunlarımızı çözemez, ülkemizi gelişmiş ülkeler seviyesine
eriştiremez. Onun için bu siyasi sistem değişmeli ve kurduğu adaletsiz
düzen yıkılmalıdır.” dedi.
28 Eylül de İstanbul Maltepe’de Erzurumlular vakfında dernek
üyelerine ve toplantıya katılan misafirlere hitap eden Müftüoğlu;
“Yüzyıldır geliştirip yapımıza uygun hale getirmek zorunda
olduğumuz demokrasi bugün belli bir zümrenin rejimi haline gelmiştir.
Bugünkü siyasi sistem gelir dağılımında çok adaletsiz tablolar ortaya
koymaktadır. Orta sınıf kaybolmak üzeredir. Çok zengin ve çok fakir
olanların yaşadığı bir ülke olma durumuna doğru hızla yürümekteyiz.
Devlet giderek politize olmaktadır. Her dönem yaşadığımız partizanlık
artık kapıları zorlamaktadır.
Bugün ülkemiz dün olduğu gibi partizanlık ve “adamcılık” sebebiyle
yetişmiş kadrolardan tam anlamıyla faydalanamamaktadır. Tabir caizse
%40 kapasiteyle çalışmaktayız.
Her dönem yurt dışına olan beyin göçünden bahsederken yurt
içinde harcadığımız yetişmiş beyinlerden hiç bahsetmemekteyiz. Önce
bankamatik memuru yapıp sonra kenara ittiğimiz bürokratlardan tutun
gerekli imkanları sağlamadığımız çok sayıda yetişmiş beyinlere kadar
tecrübeli insanları görmemezlikten gelmekteyiz. Çünkü bugünkü siyasi
sistem bunu istemektedir. Bu durumu artık bilmek zorundayız. Asıl beyin
israfını anlatmak mecburiyetindeyiz.
Birlik ve beraberlik bir ülkenin en büyük gücüdür. Üstelik
gelişmiş ülkeler seviyesine çıkmak ve çağı aşmak iddiasında
bulunanalar için de en büyük güçtür. Birlik ve beraberlik içinde
olmak sözle gerçekleşmemektedir. Bunu sağlayacak bir siyasi
sistemi ortaya koymak zorundayız.
Biz Değişim ve Yükseliş Derneği olarak bu birliği sağlayacak tezleri
ortaya koyduk. “Meclise girene kadar yarış, girdikten sonra barış.
BİRLİKTE YÖNETİM, BİRLİKTE DENETİM” sloganı ile görüşlerimizi
özetledik. Başka görüşler varsa bunun ortaya konması lazımdır. Yani
birliğimiz için ne yapmalıyız? Nasıl bir siyasi sistem kurmalıyız?
Sorusunun cevaplarını bulmalıyız.
Yüz yıllık demokrasi tarihimizde kaç ihtilal, kaç muhtıra, kaç
ekonomik kriz yaşadığımızı geriye bakarak bir hatırlayalım. Biz daha
bölücü hareketleri 40 yıldır ortadan kaldırabilmiş değiliz. Temel sorunların
hiçbirini çözebilmiş değiliz.
Demokrasimizin hali gerçekten perişandır. Sivil anayasa istiyoruz
ama mevcut siyasi partilerin sivilleşmesini hiç düşünmüyoruz.
Demokrasimiz bir krallığı yıkmış iradeyi millete vermiştir ama bu
demokratik düzen çok sayıda krallıklar meydana getirmiştir. Önümüzdeki
tablolara iyi bakmalıyız. Bugün ülkemizdeki 150 ye yaklaşan siyasi
partiler bile bize çok şey anlatmaktadır.”
Öğretim üyeleri, emekli askerler, eğitimciler, mühendisler başta
olmak üzere çok sayıda aydının iştirak ettiği bu toplantıda Türkün
gücünün tekrar asırlara mührünü vurması için yeni bir siyasi sistemin
kurulması fikri coşkuyla karşılandı.
Üçüncü büyük toplantının Ankara’da yapılmasına karar verildi.