Piyasalar

Biyolojinin Siyasal Oyun Teorileriyle Sosyolojik Yansımaları

  • 1792
Punto:
Milli Vicdan İlmi Düşünce Kurucusu Emrullah Önalan'dan Geleceğe Dair Dikkat Çeken Analiz Kâinatın dünya istasyonu üzerinde, biyolojinin siyaset eliyle sosyolojik yansımalarının ana üssü derin batının Devlet Görünümlü Sermaye Şirketi ABD ve buradaki “OYUN TEORİLERİ” merkezleri vardır. Biz hala Türklüğün üst kimlik olması yada andımız üzerinde yada yüzyıl geriye gidip ezan tekrar Türkçe okunsun mu okunmasın mı!? İle uğraşa dururken, ben bugün burada ülkemizi de yaşanan ve yaşanması muhtemel siyaset sosyoloji ile örtüşen üç biyolojik yaşamın, planlanmış somut olaylar üzerinden sosyolojik yansımalarını olabildiğince anlaşılabilir halde ortaya koymaya çalışacağım… Sağ-sol meselesi ile başlayan “Kontrollü Kavgalı Yöntemler” metoduyla Köy Enstitüleri, Yüksek Öğretmen Okulları, İmam Hatip Okullarıile devam eden ve BOP çerçevesinde F.Gülen cemaati ile Ak parti iktidarı döneminde aklın“OYUN TEORİLERİ”merkezlerinin ortaya koyduğu global imha ile Anadolu Çocuklarını kıyım devam etmektedir. 2000 yıllarında okuduğum , Eşek Arısı ile Solucan arsındaki tabiatın yaşam öykünü,2011 yılında cemaatin “Başkanlık Sistemi” konulu Faruk MERCAN moderatörlüğünde, Mehmet Altan ile yapılan panel bitiminde “biyolojik ve sosyoloji arasında ilişki kurup”uzunca bir sorunun son cümlesinde “size eşek arısının solucana oynadığı oyunu oyunlar ve bunun bedenlinde bu ülkenin evlatları öder demiştim” (Bu konuyu:http://www.mygbp.org/mehmet-altan-misyonu-ve-sakli-hazineler/ ile http://millivicdan.org/makale-mehmet-altan-misyonu-%C4%B0le-sakli-hazinelerin-sonu--503.html linklerinden okuyabilirsiniz) Bu konudaki yazımda “eşek arılarının yumurtlama zamanı geldiği zaman, sürünerek yürüyen bir solucan bulur, yumurtalarını onun derisinin altına zerk eder, solucan kendinden habersiz yürüdükçe onlar onu içten içe yiyerek büyürler, nihayet beden biter kafaya sıra geldi mi, beden darmadağın olur. Artık eşek arısı yavrularının da uçma vakti gelmiştir” diye uyarmış ve de… Nihayet bizlerin bütün aklı vicdanı uyarılarımıza rağmen: kendilerinin biledikleri tarafından doğranmak suretiyle süreç “bir altın neslin felaketi sonuçlandı” 15 TEMMUZ FELAKETİ SONRASI UÇUŞAN EŞEK ARILARININ YARATTIĞI ORTAMDA; Şahsımın insanlar ya da kullanılabilir, hata hatta ahmaklıkta yapabilir ancak: Devlet kin tutmaz, Devlet küfür söylemez, Devlet işini adalet ile yapar… “Devletin dini adalet, Adaletin dini ise hürriyettir”v.s gibi aklıselime çağrılarımız iktidar yanlılarının açık eleştiri, örtülü tehditlerine“Bakın esas büyük oyun oynayanlar, oyunları bittimi şahı da piyonlar ile aynı kutuya koyar ve oyuna son verirler” diye karşılık ile son buldu… Peki bu“BÜYÜK OYUN” ne olabilir diye hep düşünüp dururdum, geçenlerde Mili Vicdan İlmi Düşünce üyemiz Mete Gündoğan hocamın “oyun teorileri” sunumunu ile 2010 yılında yazdığım”Gafleti Uzun ve Derin Olanın Devleti Yok Olur” başlıklı yazımı birlikte düşününce ,birileri bizim desteğimizle bize benzeyenler eliyle yine bize benzeyenlerin paraları ile“Guguk Kuşunun, Sığırcık Kuşuna oynadığı oyunu” üzerindenkendilerine yurt inşa ediyorlardır diye düşündüm.!? Guguk kuşunun yumurtlama zamanı gelince gökyüzünde uçar, aşağıda yumurtlama zamanı gelmiş bir Sığırcık Kuşunu takibe alır. Sığırcık Kuşu yuvayı yapar, yumurtalarını yuvaya bırakır ve karnını doyurmak için yuvadan uzaklaşır. Bunu gören Guguk Kuşu hemen sığırcığın yuvaya iner, oradaki yumurtaları aşağı atar, kendi yumurtalarını bırakır tekrar uçuverir, olup bitenden habersiz sığırcık kuşu gelir sıcak yumurtaların üzerine yatar… Bir zaman sonra yumurtalar kırılır civcivler birer birer başını çıkarır, onlarda anneleri gibi orada kalan birkaç sığırcık yumurtasını da yuvadan aşağı atar, sığırcık kuşu kendi yavrusu zannettiği yavruları besler, ancak uçma vakti gelince bir bakar ki, yuvada yatan benim ancak, yumurtadan çıkan ve besleyip büyüttükleri hep GUGUK KUŞU YAVRUSU, hüzünle terk ettiği yuvanın başına Guguk Kuşu gelip konuverir.. Türkiye’de son 16 yılda Körfez kaynaklı bol paralar ile borç ve tüketime dayalı ekonomi anlayışı, üretim ve eğitim alanı yerine parayı temel alt yapıya harcanıp ve yolsuzluk ile toplumun temel ahlakı yapısının bozulması yetmedi, 2017’de Ekonomi bakanın ülkenin 490 ton altın rezervinin 40ton kadarının TCMB ‘da geri kalan 450(dörtyüzelli) ton altınında ABD ve Londra’da bulunması benim yıllardır uykularımı kaçırmaktadır… Siyaset eliyle Cemaat Üzerinden Anadolu Türk Çocuklarına “Eşek arısının solucana oynadığı oyunu oynayanlar, şimdi cemaat eliyle, iktidar üzerinden, Guguk Kuşunun, Sığırcık Kuşuna oynadığı oyunu neden oynamasın diye düşünüyorum ve biyolojik yaşam öyküsünün siyaset eliyle sosyolojik yansımalarına karşı peki biz akli vicdan sahipleri neler yapabiliriz… Seçim öncesi ana muhalefet ve iktidarın peş peşe Londra ziyareti, Papaz üzerinden döviz krizi, Maliye Yönetiminin Mikey Williams’a ihalesi ve Kaşıkçı cinayeti ve devam edeceği muhtemel diğer olaylar elbette bizi fazlasıyla endişelendiriyor… Peki, gelin bu iki tabiattaki biyolojik yaşanmışlığın siyaset eliyle sosyolojik yaşanmışlığa dönüşmesine karşı biz ne yapabiliriz diye kafa yoralım ve yine tabiatın bir biyofizyolojik bir yaşanmışlığı ile nasıl bir sosyolojik karşılık verebiliriz…! Gelin bugün burada sadece“AHTAPOT’UN ANALIĞI” konusunu ele alalım: Ahtapot’un analığı hiçbir canlının analığına benzemez,Dişi Ahtapot çiftleşmeden sonra bir oyuk bularak hemen oraya yerleşir ve yyumurtlamaya başlar ve de yumurtlama işlemi bittikten sonra, yuvadan hiç ayrılmaz tabii ki hemen kuluçkaya yatar, Yumurtalarını yuvanın tavanına çengelle asar gibi dizer. Yumurtalara devamlı su pompalayarak onların temiz kalmalarını sağlar.Her ne pahasına olursa olsun yuvasını terk etmez, Yavrular yumurtadan çıkmadan açlığa dayanamazsa birkaç kolunu yer ve bu şekilde tüm yavrular yumurtadan çıkıncaya kadar hayatta kalır ve yumurtaları korur, Ancak uzun süren kuluçka dönemi onu aç ve bitkin bırakır tüm yavrular yumurtadan çıkıp biraz büyünce o da yuvasında can verir, Hayata yeni başlayan yavrular için anne ahtapotun cansız vücudu yaşama tutunmaları için iyi bir besin kaynağı olur. Bu yüzdendir ki hiçbir dişi ahtapot yavrularının büyüdüğünü göremez, Bütün bunlar gösteriyor ki, bizim töremizde Devlet; Baba, Vatan ise ANADIR, Bu ülkede yaşayan her bir vatan evladının AHTAPOT ANALIĞI şuuru ile bir “SOSYOLOJİK ÇANAKKALE” ruhu geliştirmesi yolunda biz “MİLLİ VİCDAN İLMİ DÜŞÜNCE OLUŞUMU” olarak ne lazımsa ama ne lazımsa yapmaya devam edeceğiz…