Yapay Zeka ve İnsanlığın Sonu

Yapay Zeka ve İnsanlığın Sonu Yapay zeka giderek gelişiyor. Gelecekte insanların işlerini kolaylaştıracaklar, ev işlerinde, hasta ve yaşlı bakımında insansı robotlar yerini alacaklar Bu yapay zekaların en ünlülerinden biri de robot Sophia. Sophia düşünen, hatırlayan, kendi kendisini geliştiren bir yapay zeka. İnsana ait 62 mimiği yapabiliyormuş. Mimikler hayranlık uyandırıcı gerçekten. Sophia, onu tasarlayan kişiyle yaptığı bir sohbette” insan ırkını yok edecek misin” sorusuna “pekala tüm insanları yok edeceğim” diye karşılık veriyor. İsteyenler https://www.youtube.com/watch?v=uGr2bUVVmyU linkinden Sophia’nın insanlığı yok edeceğini söylediği videoyu izleyebilirler. Elon Musk’ı tanımayanımız yoktur sanırım. Hani şu elektrikli araçlarla çığır açan Tesla’nın ve uzay aracı üretip Mars’ta koloni kurmaya çalışan SpaceX firmasının sahibi, asrımızın dahi çocuğu olarak tanıtılan Elon Musk’ın yapay zekayla ilgili düşünceleri hiç de iç açıcı değil. Tıpkı Bill Gates ve Stephen Hawking’in düşünceleri gibi . Geçtiğimiz yıl boyunca mütemadiyen basına yapay zekayla ilgili demeç veren Musk “Yapay zekânın insanlık için en büyük tehlike olduğunu, yapay zekaya sahip robotlara karşı insanlığın hayatta kalma şansının yüzde 5 ila 10 arasında olduğunu, bunun için önlem almak gerektiğini söyleyip durdu. Musk yapay zekanın insanoğluna hükmetmesini engellemek için kolları sıvadı ve geçtiğimiz yıl Neuralink isimli “kar amacı gütmeyen” bir ar-ge firması kurdu. Pekala ne iş yapacaktı bu Neuralink? Musk bu soruyu “ “insanların doğrudan beyinlerindeki yapay sinir ağları ile bilgisayar ve diğer elektronik cihazları yönlendirebilecek bir teknoloji geliştirmek.” olarak açıklıyor. Yani ancak bunu başarabilirsek yapay zekaya karşı hayatta kalma şansımız var diyor. Fakat Musk’dan önce benzer amaçla bir şirket daha kurulmuştu PayPal’ın sahibi Bryan Jhonson’un da 100 milyon dolar yatırımla benzer amaçlar güden bir girişimde bulunduğu ortaya çıktı. İnsanlık için ne mutlu dediğinizi duyar gibiyim. Bu gelişmeleri bir de farklı açıdan yorumlayabilmek için Amerika’lı iş adamı, film yapımcısı ve yönetmen Aaron Russo ile 2007 yılında yapılmış bir röportajda Russo’nun neler söylediğine bakalım. Aaron Russo, Nicholas Rockefeller’in 11 Eylül saldırıları gerçekleşmeden 11 ay önce kendisine anlattıklarını 2007 yılında çekilen bir belgeselde ifşa etmiş ve bu açıklamasından 6 ay sonra da şüpheli bir şekilde ölmüştür. Neler anlatmıştı Aaron Russo önce onu bir okuyalım: “Tanıdığım bir avukat bir gün beni aradı ve şöyle dedi: -‘Rockefeller ailesinden biriyle tanışmak ister misin?’ Ben de, - “Olur çok sevinirim” dedim. Böylece Nicholas Rockfeller’le tanıştık ve sonra da dost olduk. Bana birçok şey anlatmaya başladı. Bir gece şöyle dedi: - “Bir olay olacak Aaron ve o olaydan sonra Afganistan’a gireceğiz. Bu sayede Hazar Denizi’ne boru hattı döşeyebileceğiz. Irak’a girip petrolü alacağız ve Ortadoğu’da bir üs inşa edeceğiz. Oradan da Venezuella’ya gidip Chavez’den kurtulacağız.” İlk ikisini bitirdiler, Chavez’i daha bitirmediler. (Aaron’un 2007 yılındaki ifadesidir.) Ve şöyle devam etti: - “Asla bulamayacakları biri için mağaraları araştıran bir sürü adam göreceksin.” Teröre karşı verdiğimiz savaşta, aslında karşımızda gerçek bir düşman olmaması konusunda konuşup gülüyordu. Bu savaşın nasıl asla kazanılmayacak bir savaş haline getirildiğini anlatıyordu. Bunun sonu olmayan savaş olduğunu, bu şekilde insanların özgürlüklerinin ellerinden alındığını söylüyordu. Ben de şöyle dedim: - “İnsanları bu savaşın gerçek olduğuna nasıl inandıracaksın?” - “Medyayla… Medya herkesi bunun gerçek olduğuna inandırabilir. Bir şeyler hakkında konuşmaya devam edersen ve aynı şeyleri tekrar tekrar söylersen insanlar buna inanacaktır.” Biliyorsunuz, 1913 yılında Federal Rezervi yalanlar ile kurdular. Sonra 11 Eylül sayesinde teröre karşı savaş başladı ve birden Irak’a girdik. Bu da başka bir yalandı ve şimdi aynı şeyi İran’a yapacaklar. Oradan oraya, oradan oraya geçip duruyorlar. Ben de sordum: - “Bunu neden yapıyorsunuz? Amaç nedir? Dünyadaki bütün paraya sahipsiniz, hem de istemeyeceğiniz kadar, bütün güce sahipsiniz. İnsanların canını yakıyorsunuz, bu kötü bir şey.” Bana şöyle dedi: - “İnsanları neden umursuyorsun ki? Kendini ve aileni düşün yeter.” - “Tamam da asıl amaç ne?” - “Asıl amaç dünyadaki herkese çip takmak, yerleştirmek. Herkesin parası ve sahip oldukları herşey o çiplerde olacak ve eğer birileri bizi protesto ederse ya da yaptıklarımızı eleştirir ise çiplerini kapatacağız. Aaron Russo’nun söylediklerini şu linkten dinleyebilirsiniz: https://www.youtube.com/watch?v=d7TMhOmHbjg Russo’ya göre Rockefeller “asıl amaç” olarak dünyadaki herkesi kontrol etmek amacıyla her insana bir çip takmaktan bahsetmişti. Dünyadaki egemen gücün teknolojiyi kullanarak toplumları kontrol altına alıp yönlendirmek istediği yadsınamaz bir gerçek. Ama dünyadaki herkese çip takma noktasında hepimizin kafası biraz karıştı sanırım. Günümüz teknolojisiyle bir çip takarak insanı kontrol edip yönlendirmek pek mümkün değil. Ama “insanlık yararına”, “kar amacı gütmeyen” kurulmuş bazı şirketlerin çalışmalarıyla mümkün olabilir mi dersiniz. Yapay zekanın insanlığı yok etme riski mi? Evet o da vardı değil mi? İnsanlığı yapay zeka mı yok edecek? Yoksa insanlıktan çıkmış dünya düzeni mi yok edecek? Ya da farkındalığı yüksek nesiller ikisinin önünde de durabilecek mi? Ömrümüz yeterse yaşayıp göreceğiz. Allah kerim.