Mete GÜNDOĞAN
Punto:
Dinle
Bilim,
“Yağmur yağması” konusunda ne biliyor / ne bilmiyor?
Genel olarak bilinenler:
Yağmur, dünyada suyun bir döngüsüdür. Yerkürenin üçte ikisi sudur. Katı, sıvı ve gaz halinde bulunabiliyor. Buharlaşan su göğe çıkıp bulutları oluşturuyor.
Rüzgârlar bulutları yönlendiriyor.
Sonra da bulutlarda var olan su yeryüzüne yeniden dönüyor.
Bu,
bilinen ve kolaylıkla gözlemlenen bir doğa döngüsüdür.
Bu döngünün hızı değişse de kendisinde bir değişme olmaz. Lakin bu döngünün bilinmeyenleri çoktur.
Rüzgârlar
Genel olarak nasıl oluştuğu biliniyor. Sıcaklık farkından dolayı hava akımları olarak ortaya çıkıyor.
Ancak bu akımların (rüzgarların) yönü ve süresi bilinmiyor. Meteorolojik çalışmalar, eldeki geçmiş verilere (dataya) dayalı olarak yapılan tahminlemelerden oluşuyor.
Geçmiş veriler en uygun matematik modellerle simülasyona tabi tutuluyor. O modellerle bir sonraki adımda ne olabileceği tahmin edilmeye çalışılıyor.
Veriler ne kadar çok ve modeller ne kadar “akıllı” ise
gelecek ile ilgili tahminleri o kadar doğruya yakın olabiliyor.
Lakin kesin olan şey şudur.
Meteoroloji çalışmaları gelecekte yağmur yağıp yağmayacağını bilmiyor. Sadece tahmin ediyor.
Suyun inmesi.
Yağmur yağması işlevi henüz tam olarak bilinmiyor. Çeşitli teoriler (iddialar) var ama kesin bilgi yok!
Yağmur bulutları bir yere ulaşabilir ama o bulutlardan yağmur yağmayabilir. Yağmurun nasıl yağacağı bilinmiyor.
Bu konularda bilim insanları geçmişte çok çalıştı.
Hem kasırgaları önceden bilmek hem de yağmuru istedikleri yere istedikleri kadar yağdırabilmek için bir matematiksel model üretmeye çalıştılar.
Sonuçta başarısız oldular ama alana birçok farklı teorileri kazandırdılar.
Örneğin, Kelebek Etkisi teorisi bu çalışmalar esnasında ortaya konuldu!
Şimdiki meteorolojik çalışmalar, tahminlemeler için höristik ve sezgisel algoritmalar kullanıyor.
Bu algoritmalar, netlik ve kesinlik ifade eden matematik modellemelerin yetersiz kaldığının da göstergesidir.
Ancak yine de sezgiseller ile kesin bir bilgi üretmeleri mümkün değildir.
Netice itibarıyla
Yağmurların yağması konusunda bilim
“gelecek ile ilgili olarak” çok şey bilmiyor.
İstatistiksel yorum yapıyor. Sezgileri ile yol arıyor. Buna “bilimsel zan” da diyebiliriz.
Hâlbuki “zan” kesin bilgi gibi değildir.
Sonuçta
bir çiftçi için yağmurun yağıp yağmayacağını kesin olarak bildirecek hiç bir yer yoktur.
Sanki kesin bir bilgi sahibiymiş gibi hareket edip,
milletin duasıyla alay ederek
kendi cahilliğinizi ortaya koymayın.
Prof. Dr. Mete GÜNDOĞAN