Piyasalar

Üniversitelerin En Önemli Görevi Nedir?

Punto:

Rusya’da üniversiteler ve kilise Ukrayna savaşına destek amaçlı açıklamada bulunmuşlar. Bu hafta üniversiteler çerçevesinde bir değerlendirmeyi sizlerle paylaşacağım.
Almanca yayın yapan günlük ulusal bir gazetede (Frankfurter Allgemeine Zeitung) Alman tarihçi akademisyen-yazar Prof. Dr. Dietmar Neutatz tarafından ‘’Die Verteidigung im Westen staerken’’ (Batı’daki savunmayı güçlendirmek) başlıklı bir yazı yayınlandı. Neutatz, Freiburg Albert-Ludwigs-Üniversitesi'nde modern ve Doğu Avrupa tarihi derslerini veriyor. Yazıdan ilginç bilgi şu şekilde: 
“Rus rektörler 4 Mart 2022’de Ukrayna savaşında Rusya’ya destek için yayımladıkları ortak bildiride ‘Üniversitelerin en önemli görevi gençleri yurtsever olarak yetiştirmektir’ ifadesi yer alıyor. Bu sadece sıradan bir destek değil. Rektörlerin büyük bir tutkuyla gerçekleştirmeye çalıştıkları bir ideal. 
Ben bu Rusya’daki üniversitelere, bu üniversitelerin bildiri yayımlayan rektörlerine ne diyeyim?
Ne diyeyim diye düşünürken arkadaşlar bir fıkra göndermişlerdi. Fıkra bu ya! Fıkradaki vatandaş da Ruslara kızıyor. Gelin önce bu fıkrayı okuyalım, sonra şu rektörlere, üniversitelere birkaç söz söyleyelim.
Derdim başka…
Kafkaslarda bir ilde bir gazeteci halkın arasına karışarak gündelik hayata dair röportajlar yapıyor. Muhabir, yaşlı bir amcaya mikrofon tutup soruyor; 
- Nasılsin dayı, eyi misen? 
- Sükür oğul, cani tasirem, eyiyem, coh eyiyem. 
- Halin, keyfin, sağlığın da eyi midir?
- Eyidir, he, çoh eyidir.
- Şehirden, hizmetlerden memnun musun? 
- Nasi söz! 
- Validen, kaymakamdan, belediye başkanından? 
- Hiç eyle olur? Bizim ağzımiz dövlete ne diyebilir. 
- Yani memnunsun.
- Allah dövlete millete, kaymakam bege, bölediye basganimiza zeval vermesin.
- Memnunsun? 
- Dövletimiz, kaymakamimiz, basganimiz, şanli ordumuz basimizdadir, her ne olursa bir fiil o dakika yanimizdadir. Ben vatanima nasi serzeniş ederem? Amma, benim derdim baskadir. 
- Allah’ına gurban dayı, söyle nedir?
- Yıllarca önce buraya Ruslar girdi ya? 
- He girdi. 
- Hani bu belediye binalarini, okullari, çesmeleri, istasyonu, yollari, kaldirimlari Ruslar yaptilar ya? 
- Rus işgalinde yapıldı değil mi dayi? 
- He.
- Hec benim dovletime, milletime sozum olur mu? Ben aha bu Ruslarin …(hakaret ve küfür var).  Yıllar önce bu kaldirimlari, caddeleri yapip gittiler, bir gün olsun bi kere buralara gidek, yollar bozuldu mu, kanallar tikandi mi demediler, insan bi gelir de bakar buralara, hec beyle olur mu?!
Çok kızıyorum
Benim de derdim başkadır. 
Rusya’dan fazla Patagonya ile de ilgileniyorum. “Patagonya İkliminde İnsan Yetişir mi?” başlıklı yazımda (https://www.milatgazetesi.com/yazarlar/patagonya-ikliminde-insan-yetisir-mi-9837/) patagonya için şu tespiti yapmıştım: “iklimi insan denilen varlığın (aydın, filozof, bilim insanı vs) köşe bucak yerleşmesine izin vermeyen bir yer.” 
Gel de dertlenme! Gel de Patagonya için kafa patlatma! 
Ama Rus Üniversitelerine, rektörlerine çok kızıyorum…
Rusya da rektörler (güvenlikçi kanat) ve tapınakcılar (Ortodoks kilisesi) “en önemli görev” konusunda birleşmişler.   Bu iki grup benzerleri Patagonya’da da bulunmaktadır. Patagonya iki gurup ‘gören ve görmez’ olarak alt kırılıma sahiptir.  Patagonya’da da ‘Üniversitelerin en önemli görevi’ hep tartışmalı olmuştur. “Ordu göreve” diyen güvenlikçi akademisyenler tekrar görevine dönmeyi başarmışlar; bilimsel (!) ve akademik (!) yönetişimde yerlerini almışlardır. Önceden bunlarla geçinemeyen ikinci grup kol kola coşkuyla bilimsel görevlerini (!) sürdürmekteler. Bazen eski görmez’lerin bazı şeyleri gören olması dışında sorun yoktur. 
Patagonya için dertlensem de benim derdim başkadır. Bu Rus üniversitelerine, rektörlerine çok kızıyorum: Evrensel bilim üretme gibi bir sorunları yokmuş; şartları tutmadan hanımlarını, çocuklarını üniversiteye aldırmak istiyorlarmış; üniversitelerinin sıralamalarını geriye götürmüşler, dünyada ilk yüzde üniversitelerini sokamamışlar… Daha neler neler var da yazacak… Olsun! Benim derdim başkadır! Bu Rus üniversitelerine/rektörlerine çok kızıyorum…
Son söz: Kendi işini yap(a)mayanlar durumdan vazife çıkarır.