Ankara Savaşı'nda Emir Timur fillerin de üstünlüğü ile Yıldırım Bayezid'i mağlup eder.
Emir Timur fillerini Semerkant'a geri götürmez. Anadolu'nun değişik yerlerine fillerini dağıtır. Fiillerinden bir dişi fili de Nasrettin Hocanın Akşehir'ine verilir.
Ama ne çare ki Akşehir'deki fil Akşehirlilerin bağına bahçesine girmekte; bahçedeki salatalıkları domatesleri, marulları,soğanları o büyük vücuduyla ezip tarumar etmektedir.
Akşehirliler bundan son derece mutazarrırdır rahatsızdır. Bilge Nasrettin Hoca'dan ricada bulunurlar. Timur bilim adamlarını çok sever; onlara saygıda kusur etmez. Ne olur Timur'a söyleyin bu fili buradan, Akşehir'den alsın diye arzu istirham da bulunurlar. Nasrettin Hoca da bu tekliflerini kabul eder. Ancak bir şartım vardır. der. Nedir şartınız diye sorarlar Nasrettin hocaya.
Hoca Timur'un Sarayı'na birlikte gideceğiz der.
Akşehirliler de bunu kabul ederler. Ve Hoca önde Akşehirliler arkada Semerkanttaki Timur'un sarayı Kasri Beyza, Aksaray'ın a doğru ilerlerler.
Nasrettin Hoca önde Akşehirliler arkada Semerkanttaki Timur'un Aksaray'ına yaklaştıkça Akşehirlileri bir korku almaya başlar. Ve Timur'dan korkan insanlar bir bir ayrılmaya başlar. Timur'un Sarayı görünce de Nasrettin Hocanın yanında kalan sadece birkaç kişi olur.
Hoca arkasında üç beş kişi Timur'un Sarayı'nın basamaklarına doğru birkaç basamak çıkınca Nasrettin Hoca bir arkasına döner bakar ki arkasında kimse yok ve yalnız başına Timur'un Sarayı'na çıkar.
Büyük Türk hükümdarı Timur Nasrettin Hocayı büyük bir saygıyla karşılar. İltifatta bulunur. Oturur sohbede koyulurlar. Buyurun hocam bir isteğiniz, bir arzunuz, bir emriniz olur mu? diye ifade ederler. Nasrettin Hoca da bize bir dişi fil vermiştiniz. Biz ondan Akşehir halkı olarak memnunuz, çok mutluyuz. Ama tek başına hem fil yalnız kalıyor hem de çoğalamıyor. Bir de erkek fil verseniz de hem çoğalsalar hem de diğer filmiz yalnız kalmasın diye söyleyecektim.
Timur Nasrettin Hoca'nın bu teklifini büyük bir memnuniyetle kabul eder ve yanında da bir erkek fil olmak üzere kendisine verir ve erkek fille birlikte Nasrettin Hoca Akşehir'e döner.
Dişi. fil bir de erkek film Akşehirlileri zulümden zulüme, baskıdan baskıya uğratır. Bütün bağını, bahçesini tarümar eder.
Akşehirliler Nasrettin Hoca'ya: Aman hocam Sen ne yaptın biz bir tane fiilden kurtulmayı arzu ederken siz İkinci fili de getirdiniz. Bizi Perişan ettiniz.
Hoca, ben siz benimle beraber gelirseniz ben o filden sizi kurtarırım diye söylemiştim. Ama siz sözünüzün arkasında durmadınız ve böyle bir sonuca kendiniz razı olmuş oldunuz der.
Biz de Millet Partisi olarak ülkemizi bir muhteşem Türkiye yapacağımızı, fakirliği tarihin çöp sepetine atacağımızı,Kerim bir Devleti kuracağımızı; ilmin,ahlakın, adaletin hakim olduğu emanetlerin ehline verildiği bir devlet ve toplum yapısı kuracağımızı, muhteşem bir Türkiye kuracağımızı söyledik.
Ama önce yanımızdaki arkadaşlarımız ayrıldı peşinden millet bizden bir bir ayrılmaya başladı ve sonunda terörün olduğu, adaletsizliklerin olduğu, fıkaralıkların yaşandığı, bir sonuç milletimiz için mukadder oldu.
En kalbi selam, hürmet ve muhabbetlerimi sunuyorum.
