Piyasalar

TERÖR, MERÖR

Punto:

İlle savaş diyiyorsanız buyurun meydan sizin. ! Doyunca tıksırıncaya, birbirinizi bitirinceye kadar savaşın..!
Kürt ırkçıları Türk ırkçıları birbirinizi yiyin bitirin ,düşün zavallı Mehmet in, Memo nun yakasından!..

Terör belasından muzdarip bütün ülkeler eninde sonunda aklın yolu bir derler.. 
Ardından istemeye istemeye  terör muhataplarıyla hem şişi hem kebabı yakmayacak karşılıklı bir anlaşma yoluna giderlerr. 
Burada ağabey rolünü tabii ki devlet tarafı oynar..(Orta amerika örneği).

Türkiye özelinde terörist sayısı on binleri bulan bir terör örgütünün oluşmasında devletin bir dahli olmadığı  iddia edilebilir mi?..
Bu dahli hesaba katınca, ister istemez devlet in "Bahçeli"  elinin terör muhataplarına uzatılması kaçınılmaz olur..

Dolayısıyla devletin kibirlenmeden ideolojik saplantılara kulak asmadan akıl ve mantık ölçülerinde konjonktürel bir bakışla olaya yaklaşması sevindricidir.

Bu arada  devletin uzun vadeli çıkarları için kısa vadeli acı bir  reçeteye kapı açması ,rafine bir siyasi aklla inisiyatif alması,  devlet aklının ,terazinin pragmatik rasyonel kefesine kaydığını gösterir.

Aksi halde mevcut küresel düzen faillerinin  eline, istediği zaman sizinle oynayabileceğı bir terör kartı verirsiniz..Terör dış odakların elinde kıymetli bir rehine vasfına bürünür..

Bu arada havanda su döven, hamasi  yaraları kaşıyan, yaşasın!, kahrolsun! naralarıyla ötekine kulakları sağır insanların olması da bu sürecin tabii sonucu olsa gerek. 
Dile kolay en az  otuz kırk yıllık genç dimağları zehirlemiş nefret söylemi var heybede.

Kolay değil, uzun süreli kanlı bir  sürecin  oluşturduğu travmatik hafızayla,  iki taraflı bir anlaşmaya  her kesimin rıza gösteremeyeceği de açıktır..
Ancak eninde sonunda rafine siyaset, derin diplomasi, bütün bu geçmişten kalan ideolojik tortuları  ve birbirini besleyen karşıt uçları merkezi ussal kavşağa yaklaştıracaktır..

Ne yapalım, geçmişte altı boş kibirle nice aymazlıklar yapan devlet, ( Diyarbakır cezaevi aymazlıkları!) nihayet bilek güreşinde durmadan karşısına çıkartılan bu örgüt manivelasının farkına vardı...

Ve soğuk savaşın bir ürünü olan  jeopolitik gerçekle bağdaşmayan hayallerle ütopik bir devlet hayali kuran zavallı gerillacıkların "anti emperyalist!" serüvenleri de  sonunda ağababaları Amerikan bayrağının arkasnda son buldu.. Şimdi geçmişte akıl tutulmalarının vebali olarak  baldıran zehriini istemeye istemeye içmek durumundalar..

Lütfen kör topal şu barış sürecini , zihnimize çakılan nefret söylemlerine kurban vermeyelim.. İlle savaşacaksanız Mehmet i Memo yu bir kenara alın,siz birbirinizi kırabilirsiniz!

Küşeykül;
Siz hiç şehit ailesi dramını  izlediniz mi?
      
 Abd .Velioğlu/2025. Ocak