Piyasalar

Stratejik Sektörler Stratejik Alanlar

Punto:
Küresel virüs salgını ilk değil, son da olmayacak. Siyonizmin ve emperyalizmin oyunları ve tuzakları bitmez. Bunları sürekli konuşmak bize birşey kazandırmaz. Bu nedenle güçlü olmalı ve kendi planlarımızı hazırlayıp uygulamalıyız. Yeni bir dünya kuruluyor. Bizde yerimizi güçlü bir şekilde almalıyız. Fırsatları kaçırmamalıyız. Birinci, ikinci, üçüncü sanayi devriminde yer almadık ve kaçırdık. Bu sebeple Batı karşısında yenildik, ağır bedeller ödedik. Dördüncü sanayi devrimini kaçırmamak zorundayız. Türk-İslam dünyasının kaderi Türkiye'nin alacağı kararlara bağlıdır. Gel-gitler yaşıyoruz, nereden başlayacağımıza henüz daha karar veremedik. Cesaretli adım atmalıyız. Öncelikle işe nereden başlayacağımızı ortaya koymalıyız. Büyük bir plân yapmalıyız. Uzmanlaşma alanlarını belirlemeliyiz. Hangi alanlar seçilecek? Uzmanlaşma nasıl olacak? Yurt içi kaynaklar nasıl harekete geçirilecek bütün bunlar belirlenmelidir. Yapılacak işlerin sırası, bireysel, bölgesel ve sektörel uzmanlaşma nasıl olacak bunlar tespit edilip harekete geçilmelidir. Jeopolitik, jeo-diplomatik, jeostratejik, jeo-ekonomik ve jeocoğrafik olmak üzere, bütün milli güç unsurlarımızı en etkin bir biçimde kullanmalıyız. Özellikle korona salgınından sonra tarım ve hayvancılık sektörünün stratejik bir alan olduğunu bir kez daha hatırladık. Bu konuda çok avantajlı bir konumdayız. Çok az maliyetle büyük faydalar sağlayabiliriz. Ayrıca endemik türlerde de çok iyi bir coğrafya'ya sahibiz. Tarım ve hayvancılık modern yöntemlerle yapılmalı, verimlilik, kendine yeterlilik, israf etmeden tüketim, el değmeden üretim, konservecilik ve ambalajlama, üreticinin korunması, çiftçi ve köylülerin eğitimi çok büyük önem taşımaktadır. Bunları başarmak için gelişmiş eğitim ve kurs veren kurumlar oluşturulmalıdır. Hayvancılık konusunda Yörüklere daha geniş imkânlar ve meralar sağlanmalıdır. Tarih boyunca önemini koruyan sektörlerden biri de denizcilik sektörüdür. Deniz taşımacılığı, navlun gelirleri çok önemlidir. Bu sektörde var olabilmek için gemi inşa sanayi, büyük çaplı motor güç gruplarının yapımı, bu sektörü destekleyecek kaliteli çelik üretimi çok önemli hale gelmiştir. Denizcilik Bakanlığı yeniden kurulabilir. Türkiye ve dünya için çok önemli sektörlerden biri de turizmdir. Ulaştırma araçlarındaki hızın artması dünyayı bu gün için en uzak mesafesi 20 saat olan bir köy haline getirmiştir. İnsanlar sadece kendi ülkelerinde değil, dünyanın her yerinde iş yapıyor, dolaşıyor, geziyor eğleniyor merak duygusunu gideriyor. Çağımızın en dinamik sektörü turizm olmuştur. Özellikle Türkiye’nin döviz girdisi ve cari açığını bu alanlardan elde edilen gelirlerle telafi etmek mümkündür. Strateji, Diplomasi, Medya, Eğitim, Kültür, Sanat, Finans, Bilim, Meteroloji-İklim Bilimleri, Uzay Bilimleri, Teknik, Sanayi, Ar-Ge, İnovasyon, Gıda ve Tarım, Tıp ve Eczacılık, , Savunma Sanayi, Güvenlik, Enerji, İleri Teknolojiler, Biyokimya, Nükleer Bilimler, Bioteknoloji, Nanoteknoloji, Uzay Araştırmaları, Meteor Madenciliği, Bilişim, Geniş Bant İnternet Teknolojileri, Fiber Obtik Ağ Teknolojisi gibi alanlar özellikle derinlemesine ele alınmalıdır. 3-D Yazıcılar, Yapay Zekâ, Yeni Nesil Yazılım ve Donanımlar gibi alanlarla uzmanlaşmaya ve teknik eğitim veren kurumların yaygınlaştırılmasına ve bu yöndeki sanayi kuruşlarının kurulmasına önem verilmeli, devlet teşkilatı esnek hale getirilmeli, gelişen alanların önünü açmalı, gerekli teşvikleri anında vermelidir. Yetişmiş insan gücü hayat boyu eğitim ile sürekli geliştirilmeli, Türkiye’nin AR-GE, ÜR-GE, TE-GE, İnovasyon ve Strateji potansiyeli çok yüksek, bütün dünya laboratuarları için cazip hale getirilmelidir. Türkiye yatırım çeken ülke olmalıdır. Verilecek teşvikler ile Türkiye cazibe merkezi haline getirilmelidir. Korona dolayısıyla ortaya çıkan küresel kriz büyük fırsatlar sundu. Balkan, Kafkas ve Türk ülkeleri ile ilişkilerimizi güçlendirelim. Ekonomik birlikler ve ortak pazarlar oluşturalım. Tarih, bize yeniden büyük bir fırsat sundu. Ayağımıza kadar gelen bu son fırsatı artık değerlendirelim. Neden Devlet ve Millet olarak varlık içerisinde yokluk çekiyoruz. Biz bize yeter de artarız. Kaçan fırsatın telafisi olmaz. Cesur kararlar almak ve hızla uygulamak zorundayız. Strateji Enstitüsü ve Strateji Derneği olarak Uzun yıllardan beri stratejik konular ve kronik sorunlar üzerinde çalışıyoruz, burada özet olarak değindiğimiz hususları genişletilerek bir rapor halene getirilebiliriz. Şayet istenirse ve belirtilen hususları detaylı olarak projelendirip sunum yapabiliriz. Şener Mengene Strateji Enstitüsu Genel Müdürü