İfade ettiğimiz tanımın koordineli anlam bütünlüğü herhangi bir tıp literatüründe bulunmamakla beraber toplumun kahir ekseriyetini ilgilendiren ve yaşam süreçleri içerisinde günbegün ortaya çıkarak belirginleşen belki de artık multi disipliner olarak incelenmesi ve çalışılması gereken bir vakıa olması hasebiyle, spesifik yaklaşım gösterdiğimizde etkilerinin yaşamsal fonksiyonlara sirayet etmesi azımsanmayacak şekilde inkişafi bir mevzu halinde ayan beyan kendini hissettirmektedir.
Nasıl mı? diyecek olur iseniz bizde misal verecek olur isek; herhangi bir makam, mevki, mansıp yahut kasa, masa, nisa üçlemesi düşünün iptidai bir düzene sahip ve pejmürde hırpani bir haldeyken gerek belirttiğimiz üçlemeye gerekse üçlemenin kaynağı “güç” karşısındaki tavır ve duruşa bakınız bu tavır ve duruş modern teknoloji ve janjanlı elbiseler içerisinde parlak mermerden cilalı taşlar üzerinde giydiğiniz mokasenler ile yürürken bir anda aslınızı ve nereden geldiğinizi unutup bambaşka bir kişiliğe dönüşüyorsanız, tevazu göstergeniz yoksunluğun ve ezginliğin getirdiği bir preparat ise, işte tam da burada Obsesif Depresif Anksiyete bozukluğundan mütevellit Psiko Sado ve Mazo sendromu sizi, siz kabul etmeseniz de esir almaya başlamış, hal ve hareketlerinizde zuhur ederek çağın adı konulmamış garabet heyulasına gark etmiştir.
Bu girdaptan çıkış yoluysa aslında çok basittir, zihinsel olarak küçük dokunuşlar ve varoluş sürecinin hatırlanmasıyla alakalıdır. ‘’ben’’ tabiri yani ene olgusu alt edilmeli hoşgörü ve empati yetileri harekete geçirilmelidir. Yüz yılın karmakarışık vebalı ve sorunlu yaklaşımlarından uzak durulmalı, fıtrata uygun olmayan hiçbir yola tevessül edilmemelidir.
Toplumun büyük çoğunluğunun referans gösterebileceği şu cümlenin muhtevası dikkat alınmalı ‘’Ne oldum dememeli ne olacağım demeli’’ hali üzerinde tefekkür edilmeli, düşünsel hareket, tavır ve aksiyon alınmalıdır. Yaşamsal faaliyetlerini sürdüren dünyada hayatını idame ettiren her adem-i beşer için geçerli olan olgular manzumesi pas geçilmemeli yok sayılmamalıdır.
Obsesif Depresif Anksiyete bozukluğundan mütevellit Psiko, Sado ve Mazo sendromuna yakalanmamak adına naçizane birtakım durum belirtmesi iş ve işleyişin nerelerden, nerelere nasıl geldiğini kim? Ben mi? Ben bu tür ismi literatürde bile belli olmayan ‘’şeylere ‘’ asla yakalanmam diyerek geçiştirilemeyecek kadar ehem ve önemli olduğunu vurgularla belirtmeye çalışmış olduk. Hasılı insanoğlunun ruh halinin her daim değişken olduğunu ve Eşref-i Mahlukat olarak üzerine düşeni layıkıyla yapabilmesi için belli başlı sorumluluklar gerektiğini ifrat ve tefrite düşmeden mutedil olabilme davranışsal biçimini öncül kabul ederek, kendimize öğütlerken, bilcümle diyoruz ki;
‘’ Her dem yeniden doğarız bizden kim usanası’’
Mücadeleye Devam!
Vesselam.
Ziraat Yüksek Mühendisi
Emre KESKİN