Piyasalar

Organik Tarım Bir Ütopya mı?

Punto:
Son yıllarda organik tarım kavramı yaygın kullanılır oldu. Bu kadar yaygın kullanılmasına rağmen organik tarımın ne olduğu tam biliniyor mu? Organik tarımın ne olup ne olmadığını anlamak için önce organik kelimesinin ne olduğuna bakalım: Kimyada organik; karbon ve hidrojen içermekte olan bileşiklerdir. Tarımda bu kelimeyi kullananlar sanırım bu anlamı kast etmiyordur. Neyin kast edildiğini anlamak için incelememize devam edelim. Organik ürün… Ülkemizde 1/12/2004 tarihinde kabul edilen bir “Organik Tarım Kanunu” (Kanun No: 5262) var. Bu kanunda organik ürün “Organik tarım faaliyetleri esaslarına uygun olarak üretilmiş ham, yarı mamul veya mamul haldeki sertifikalı ürün” olarak tanımlanmış. Bu tanımdaki organik ürün anlamak için “Organik tarım faaliyetlerinin” ne olduğunu anlamak gerekir. Kanunda organik tarım faaliyeti “Organik tarım faaliyetleri: Toprak, su, bitki, hayvan ve doğal kaynaklar kullanılarak organik ürün veya girdi üretilmesi ya da yetiştirilmesi, doğal alan ve kaynaklardan ürün toplanması, hasat, kesim, işleme, tasnif, ambalajlama, etiketleme, muhafaza, depolama, taşıma, pazarlama, ithalat, ihracat ile ürün veya girdinin tüketiciye ulaşıncaya kadar olan diğer işlemler” şeklinde de tanımlamış: Bu tanımda “yetiştirilmesi, toplanması diğer işlemler” organik tarım faaliyeti olarak düşünülmektedir. Asıl sorun bu yetiştirilmenin nasıl yapılacağı ile ilgilidir. Kanunda (v) organik ile ilgili şu açıklama var: “Bu Kanunda geçen organik kelimesi ekolojik ve biyolojik kelimeleriyle eşdeğer anlamı ifade eder.” Bu sefer ekolojik ve biyolojik nedir diye sorabilirsiniz. Bunu bir başka yazıya bırakarak organik kavramı üzerinde incelememize devam edelim. Organik… Organik, Fransız kökenli “doğal yolla yapılan; organlarla ilgili; mecazi canlı, güçlü anlamında bir sıfattır. Ayrıca kökeni bitkisel ve hayvansal olan anlamındadır (TDK Bilim ve Sanat Terimleri Sözlüğü). Bu tanımlardan organik kavramının, doğal, bitki/hayvan kökenli, veya karbon içeren anlamında kullanıldığı anlaşılmaktadır. Kanun hazırlayanlar veya kullananlar organik sözcüğü ile bunlardan birini kastetmektedir. Organik tarım ile ilgili en net tanımlamayı TDK yapmakta: “İlaç vb. kimyasal maddeler kullanmadan yapılan üretim biçimi, (ekolojik tarım). Ancak bu tanım organik tarımı daha da zorlaştırmaktadır. İlaç/kimyasal kullanmadan bitki ve hayvan yetiştirmek mümkün mü? Bunun mümkün olup/olmadığını daha önceki “Modern Tarım/Tıp” başlıklı bir yazımda dikkat çekmiştim. Tarımda hastalık konusu bilinmeden konu tam anlaşılamaz. Hastalık… İnsanlar gibi bitkiler ve hayvanlarda hastalanmaktadır. İnsan, bitki ve hayvanlarda çeşitli iç/dış faktörlerin etkisi sonucu vücudun bir bölümü veya tamamında normal fonksiyonun bozulması durumu hastalık (maraz/disease) olarak tanımlanmaktadır. Hastalığın türüne/yoğunluğuna göre %90-100’e ulaşan ürün kayıplarına rastlamak mümkündür. Modern tıbbın elindeki ilaçlar olmasa basit bir hastalıktan milyonlarca insanın ölmesi mümkündür. Örneğin veba salgınında dünya nüfusunun % 40 kadarı ölmüştür. Aynı şekilde tarımsal kimyasallar (ilaçlar ve gübreler) kullanılmadığında 7-8 milyarlık dünya (82 milyon Türkiye) nüfusunun gıda ihtiyacını karşılamak mümkün değildir. Bu yönüyle insan, bitki ve hayvanların beslenmesinde güvenli besleyici ürünlerin gerek hastalıklardan korunmak gerekse mevcut hastalıklarla mücadele için kullanılması gerekir. Ütopya gerçekleştirilmesi imkânsız tasarı veya düşünce olarak tanımlanmaktadır. Organik tarımı ilaç/gübre vb. kimyasal maddeler kullanmadan yapılan üretim biçimi olarak düşünüyorsanız bu bir ütopyadır. O zaman piyasada satılan veya halka anlatılan nedir? Biraz düşünün derim… Son söz: Gerçekleri olmayanın ütopyası olur.