Piyasalar

 MİT'in 2023 Hedefi ve Çorbacı Sedat Peker!

Punto:

Sedat Peker’in "Bir Tripoda, Bir Kameraya Yenileceksiniz" sözü ile gelinen sürecin kilometre taşlarını  görmek istiyorsanız, 2020’nin son günü  31 Aralıkta yayınladığım, “Narko-trafik; Zindaşti, Burhan Kuzu ve Milli İstihbarat Teşkilatı’nın 2021 gündemini belirleyecek operasyonu!” başlıklı  yazımı refarans alın.

Bugün gelinen noktanın anlaşılmasının  parametresi MİT Başkanlığının yürüttüğü narko operasyonlarının iyi tahlil edilmesine  bağlı. Narko  operasyonlarını polisiye bir  etkinlik  gibi  okumayın. Arka planı  çok farklı  olduğu  gibi,  bu trafiğin  siyasi  aktörleri  de  öyle  sıradan   mafya  bozuntusu  veya  adi suç örgütü  lideri  değil.

MİT  Başkanı Hakan Fidan'ın planlaması ve6 talimat  doğrultusunda yapılan  operasyonlar  Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin 2023   hedefinin önündeki  tortuları  ortadan  kaldırdı.

Türk istihbaratının teorisyen olduğu kadar aksiyoner başkanını,  tek tabanca sanmayın.  O sadece kendi bölgesinde değil, küresel ölçekte güç sahibi. Hiç şüphesiz bu gücünü, yasalar kapsamında başkanlığını yaptığı istihbarat kurumundan alıyor. 

 Türkiye’de derin devlet var mı?

Evet var! Türk Milletinin bilinçaltına yerleştirilen hayali aksaçlı ve aksakallı motifleri ile bezenmiş heyetin yer aldığı derin devlet tasavvuru ile Berlin, Londra, Moskova, Roma, Paris,  Pekin ve Washington eksenli derin devlet yapılanmaları var.

İşte bu gayri milli derin yapılanmaların masalarını yıkma, deşifre veya ifşa etme görevi bugün Sedat Peker’de. Hani yedinci videosunda önünde çorba kâsesi duruyordu, dikkatinizi çekti mi? 

Konuyu isterseniz biraz açayım, çorba mevzusunu anlatayım. Lakin bu çorbanın  ecmainci  tayfanın  çorbası  ile  uzaktan yakından alakası yok,  bilmiş  olun!

 Çorba ne Çorbacı kim?

Rivayete göre Orhan Gazi devşirme çocuklardan müteşekkil bir ordu kurduğu zaman Hacı Bektaş dergâhına gelip yeni kuracağı yeniçeri ocağı için dua istemiştir.

 Dergâhı ziyaret eden Orhan Gazi,  Hacı Bektaş Veli Sultan’a, "Pir hazretleri, yeni kurduğum ocak için sizden hayır duası almaya geldim" diyerek, dua talebinde  bulunur.

Hacı Bektaş Veli  Sultan da elini, çocuklardan birinin başına koyarak: "Bunların adı yeniçeri (yeni asker) olsun. Cenabı Hak yüreklerini ak, pazularını kuvvetli, kılıçlarını keskin, oklarını tehlikeli, kendilerini daima galip buyursun" diye dua eder.

O yüzden yeniçeri ocaklarına Ocak-ı Bektaş-î-yân, Taifei Bektaş-î-yân, Güruh BektaşiyeZümre-i Bektaşiye gibi isimler verilmiştir.

Her Yeniçeri bölüğüne "Orta" denirdi. Her ortanın da komutanı olan ve "Çorbacı" denilen bir subayı bulunurdu. Yeniçeri Ocağı'nın teşkilatı üç temel unsur üzerine yükselmekteydi: avcılık, aşçılık ve Bektaşilik.

Padişahların avlarında ona eşlik etmek için sekbanlar başta olmak üzere katar ağalarının sorumluluğundaki birçok orta, avlarda kullanılmak üzere cins köpekler veya avcı kuşlar besliyorlardı.

Ocak teşkilatının omurgasını ise aşçılar oluşturuyorlardı ve aşçıbaşılar yeniçerilerin ahlaki eğitimleri ve disiplinlerinden sorumluydular. 

Kazan-ı Şerif  başta olmak üzere her birliğin sahip olduğu kazana atfedilen kutsallık, karakollara kazanlarla yemek dağıtan karakollukçuların komutanı başkara, kollukçuya kepçeci, her orta-bölük komutanı yayabaşına çorbacı denirdi.

 İnanışa göre ocak kurulurken Hacı Bektaş yeniçerilere bu kazanda çorba pişirmiş ve kendi elleriyle dağıtmıştı. Yeniçeriler, Kazan-ı Şerif yerinden kaldırılacak ve altına bir kova su dökülecek olursa dünyanın ters düz olacağına inanırlardı. 

Sedat Peker Çorba tası ile  kendisinin  rütbesine  işaret ediyor.  Asıl  korkulacak olan  Peker’in Çorbacı  rütbesi değil,  masasında önüne koyduğu  çorba kasesini ters çevirmesi.

Önceki  yazılarımda “La feta illa ali, la seyfe illa zülfikar” sözünün somut göstergesi “Zülfikar” kolyesinin asılı olduğu Camdan yapılmış “Çerağ  Kandili”nin üstüne özenle yerleştirilmiş “Teşkilatı Mahsusa” amblemli yüzükten  söz  etmiştim.

Çerağ, ikrâr âyini ve cenaze merasimlerinde görülür. Cemlerde simgesel olarak on iki çerağ yakılır. Çerağ, uyanmanın, uyandırmanın sembolüdür.

“Çehariyâr” denilen Hacıbektaş Yarenleri, "Allahu nuru’s-semavati ve’l arz- Allah, göklerin ve yerin nûrudur” sırrına erdiklerinde Çerağları yakar ve söndürür bilgisini  verdikten  sonra, Sedat Peker, kaçıncı videoda Çerağı uyandıracak? sorusunu  yöneltmiştim.

Çorba  sembolü de  diğerlerini  tamamladı. Bu Bektaşi ritüelleri ile ilgili  ikinci  soru Sedat masasında önüne koyduğu  çorba kasesini ters çevirir mi?

Sahi  Sedat  Peker'i, halen Dubai de mi  sanıyorsunuz? Belki de  Şehriyar  ile  Haydar  Babadan  bize  gülümsüyordur. Belki de  Yahya Kemal'in:

"Hafız'ın kabri olan bahçede bir gül varmış;

Yeniden her gün açarmış kanayan rengiyle.

Gece; bülbül ağaran vakte kadar ağlarmış

Eski Şiraz'ı hayal ettiren ahengiyle" mısralarını terennüm  ediyordur!