Piyasalar

Kenevir Ticareti

Punto:
Bir dönüm kenevirden, 4 dönüm ağaca eş kağıt çıkıyor. Bir ağaç 15-50 yıl arası yetişirken, kenevir 4 ayda yetişiyor.Kenevir 8 kez kağıda dönüştürülebilirken, ağaç üç kere kağıda dönüştürülebiliyor. Kenevirin kullanıldığı sektörler ilaç yapımında, kağıt yapımında, yakıt yapımında, kumaş yapımında, otomotiv sektöründe, petrol ve petro kimyanın kullanıldığı her alanda alternatif olup, kozmetik ve sabun yapımında da kullanılıyor. AIDS ve kanser tedavisinde, kemoterapi ve radyasyon etkisini azaltmada, kalp, sara, astım, mide, uykusuzluk, psikolojik gibi omurga rahatsızlıkları gibi 250 hastalıkta kullanılan kenevirin, etken maddesi olan THC sentetiği gerçeğinin yarısı kadar iyileştirebiliyor. Bataklık kurutmada kenevir çok etkilidir. Çok yüksek miktarda oksijen üretir. Bir dönümlük kenevir 25 dönümlük orman kadar oksijen üretir Oysa Kenevirden üretilebilecek olan ürün yelpazesi gıdadan ilaç sanayisine, biyopolimer ve biyoplastik gibi doğa dostu sanayi ürünlerinden inşaat malzemelerine kadar son derece geniş bir aralık arz ediyorken, bugün hâlâ kenevir denildiği zaman akla ilk gelen şey uyuşturucu olması, küresel finansın yaptığı kötü reklam olup, karalama kampanyası ve baskıyla çıkarttırdığı yasaklayıcı yasalardı. Peki Kenevirin ekimi yasaklanıp uyuşturucu sınıfından sayılmasının serüveni nedir? İşin arka planına baktığımızda küresel finans elit güçlerin nasıl planlı bir süreçte dünyada işi organize ettiğini görüyoruz. Bugün yasaklanan kenevir 18yy da ABD de zorunlu olarak yetiştiriliyordu. Kenevir üretmeyen çiftçi hapse bile atılıyordu. Bugün ise üreten hapse atılıyor. Bu hale nasıl gelindiği öyküsü kısaca şöyle: ABD'de altın madenlerinin sahibi W.R. Hearst ülke çapında gazete, dergi ve bir çok şeyin sahibiydi. Kağıt üreticiliği yapıyordu ve ormanları vardı. John Davison Rockefeller ABD'nin en zengin adamıydı ve petrol şirketi vardı. Bio yakıt kenevir yağı onun rakibiydi. İlaç sektöründeki kenevir bazlı doğal ürünlerde Rocekfeller tarafından düşman edilmişti. Andrew Mellon petrol ürünlerinden plastik üretmek için patentler almıştı. Kenevir üreticisi Pazar payının % 80 sahipti. Andrew Mellon ABD'de hazine bakanı oldu. Rockefeller ile anlaşarak kenevir ile ilgili basında aleyhte propaganda başlattı. Uyguladıkları strateji Meksikalıların isimlendirdiği marıjuana isimli argo bir sözcüğü en tehlikeli uyuşturucu olarak kenevirile özdeşleştirerek propagandası yapılarak, kenevir üretimi yasaklandı. Ardından Kenevir ilaçları yasaklandı ve en tehlikeli uyuşturucu olarak sahte raporlarla kenevir fişlendi. Tek bir marıjuana sigarası satmak bile ömür boyu hapisti. Ve bu bir ırkçılık politikası olarak siyahiler üzerinden yürütüldü. Kenevir ilaçları tıp dünyasından çekilerek bugün öldürücü sentetik ilaçlar piyasaya sürüldü. Kenevir ile ilgili Türkiye'de son durum nedir ? Dr. Yalçın KOÇAK, kenevir konusunda yaptığı çalışmalarla halkı bilgilendirmenin yanında, karar odaklarındaki yöneticilerimize de, milli menfaatlerimize yönelik proje ve öneriler sunmakta. KOÇAK'IN da ön ayak olduğu bu çalışmalardan sonra, Kenevir üretimi, Türkiye'nin 19 ilinde Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan izin alınması ve denetimi koşuluyla üretilebilecek. Bu gelişmenin son derece sevindirici olduğunu ifade etmemiz gerekiyor. Ancak sınırlı tutulan 19 il kapsamı genişletilmelidir. Gerekli denetim kontrol tedbirlerinin alınmasından sonra Kenevir sanayisinin oluşması çok ciddi bir istihdam alanı oluşturmasının yanında ithalatın azalmasına, dolayısı ile cari açığın kapanmasına olumlu katkı sağlayacaktır. Nefes alacak bir orman korusu arayan bizler; bugün dünyamızın neden plastik çöplerle, zararlı atıklarla donatıldığını sorgulamalıyız. Sonuç olarak bugün; hem birçok önemli hastalığın tedavisinde kullanılabilecek olan ‘tıbbî kenevir', hem de kağıttan iplik sanayisine, biyopolimer ve biyoplastik ürünler gibi çevre dostu üretimlerden tekstile kadar çok geniş bir ürün yelpazesinde değerlendirilebilecek olan ‘sanayi keneviri', çok önemli bir potansiyel olarak karşımızda duruyor. Şimdi biz, 1930'lu yıllardan beri yönetmelik üzerindeki dar revizelerden öteye gitmeyen, konuyu sadece esrar yapımı gibi sınırlı bir alana hapsederek diğer geniş kazanımların önünü tıkayan eski algı ile mi yol alacağız? Yoksa kenevirin bahtını değiştirip ekonominin tahtını yapacak öncü adımları mı atacağız? Bu konuyu yakından takip edip okuyucularımızı bilgilendirmeye devam edeceğiz. Selam ve dua ile...