Piyasalar

İngilizler HAMAS'I destekliyor ise bu işte bir iş var ?!

Punto:

HAMAS, Yom Kippur Savaşı’nın yıl dönümünde Yahudilerin kutsal gününde Aksa Tufanı adını
verdiği operasyonla İsrail’e saldırarak savaşı başlattı. 7 Ekim sabahı Hamas güçlerinin İsrail'e
operasyonu başlatması sonrasında Orta Doğu kan gölüne döndü. Hollywood yapımı aksiyon filmlerini
aratmayan HAMAS saldırısının ilk görüntülerinin medyaya düşmesiyle birlikte ağzı olan konuştu ve
HAMAS’ın “başarılı bir baskın” yaptığını söyledi.
Oysa Osman Başıbüyük’ün dikkat çektiği gibi, “Israil, dünyanın birçok ülkesine “Pegasus”
istihbarat toplama programını satmaktadır. Bu program, devletlerin kendi halklarının telefonunu
dinlemesine, elektronik posta yazışmalarını okumasına ve tüm sosyal medya paylaşımlarını takip
etmesine imkân tanımaktadır. Böyle bir teknolojik kabiliyete sahip olan İsrail’in bir de HAMAS’ın
içine sızmış onlarca istihbarat elemanına sahipken baskın yemesi bana çok ilginç geliyor!" tespitleri
gözlerden kaçtı. Ayrıca Operasyonda HAMAS güçlerinin elinde Amerikan menşeli silahlar
görülmesine ne demeli?
Hamas Askeri Kanadının açıklamasına göre Aksa Tufanı Harekatı fikri 2021'de ortaya çıktı.
Planlanması, harekatta kullanılan savaş malzemesinin tedariki ve Hamas güçlerinin uygulamalı
eğitimi aylar sürdü. Eski İngiliz diplomat ve MI6 ajanı Alastair Crooke, Tel Aviv'in Hamas'la
savaşının ortasında Hizbullah'ın İsrail'e karşı ikinci bir cephe açabileceğini, Lübnanlı Şii militan grup
Hizbullah’ın, çatışmaya doğrudan müdahil olarak İsrail-Hamas savaşındaki riskleri artırabileceğini
söyledi. Adamlar sözde tarafsızlık politikası kisvesi adı altında Hizbullah’a akıl veriyor, yön
gösteriyor.
BBC Haber Dili veya İngilizlerin ağzından çıkan bakla
Birleşik Krallık/İngiltere'nin Gazze savaşında kimi desteklediğini anlamak isterseniz BBC yi
izlemeniz yeterli. Çünkü sözde bağımsız ve objektif yayın gerçekleştiren bu İngiliz yayın kuruluşunun
asli görevi; sömürge bakanlığı ile İngiliz dış istihbaratı Secret Intelligence Service SIS veya yaygın
adıyla MI6 tarafından belirlenen ilkeler doğrultusunda uluslararası algı operasyonları yapmak.
Nitekim son HAMAS saldırısında, HAMAS güçleri için 'terörist' tanımlaması kullanmama tercihi
dolayısıyla İngiltere hükümetinin eleştirisiyle karşılaşan BBC, yayın politikasını savunmuş. Biz de
inandık. Hatta BBC dış politika muhabiri John Simpson da "Bir kişiyi terörist olarak nitelemek, taraf
olduğunuz anlamına gelir" demiş.
Şimdi İngilizlerin Filistin Mandası meselesindeki rolünü bilmeyen sıradan bir İslamcı için anti
Siyonist ve Filistin halkının bağımsızlığı ve masum sivilleri katleden İsrail ordusuna karşı için savaşan
HAMAS güçlerine terörist denilmemesi kadar doğal ne olabilir ki? Ama öyle değil işte!
Filistin kolonisini kaybeden Birleşik Krallık sömürge bakanlığı için İsrail bir düşman devlet
kategorisinde. Londra’da konuşlanmış Yahudi Bankerler veya Türk kökenli olduğu iddia edilen
Rothschild ailesinin İngiltere’deki mevcudiyeti bu durumu değiştirmez. Çünkü sermaye için din
oldukça kullanışlı aparattır. Sermayenin dini dili rengi ırkı olmaz.
Özgür Gazze Hareketi, Mavi Marmara ve bilinmeyen arka plan
Merkezi İngiliz askeri üslerinin yer aldığı Güney Kıprıs Rum Kesiminde bulunan ve Güney Afrika
Başpiskoposu Desmond Tutu ve Nobel Barış Ödüllü Mairead Corrigan Maguire gibi uluslararası
kişiler tarafından desteklenen Free Gaza Movement/ Özgür Gazze Hareketi, Israil’in Gazze Şeridi'ne
uyguladığı ablukaya karşı oluşturulan uluslararası insan hakları örgütünü anlatalım biraz.
2008'den bu yana ablukayı deniz yoluyla delmek amacıyla çeşitli kampanyalar düzenliyor. Free Gaza
Movement’in Türkiye’deki partneri ve paydaşı İHH İnsani Yardım Vakfı. 1 Haziran 2010 tarihli BBC
zaviyesinden sizlerle İHH güzellemesinde bulunayım; “İsrail askerlerinin baskın yaptığı en önemli
gemi olan Mavi Marmara, 2008 yılında İsrail tarafından yasaklanan bir grup olan İHH tarafından
işletiliyordu. İHH, parasının bir kısmını İslami dini gruplardan topluyor ve Türkiye'nin İslamcı

kökenli iktidar partisine güçlü bir sempati duyuyor. 1992 yılında kurulan İHH, şu anda 120 ülkede
faaliyet gösteriyor ve Haiti dahil son afet bölgelerinde varlığını sürdürüyor.”
Özgür Gazze Hareketi direktörü Greta Berlin, İHH'nın radikal İslamcı gruplarla bağlantısı olduğu
iddiasının "tamamen iğrenç" olduğunu belirtiyor.
Greta Berlin kim?
6 Nisan 1941 doğumlu, Amerikalı bir  Anti- Siyonist  aktivist.  Asıl adı Greta Anne Hughes. Greta;
ABD'nin Ortbatı bölgesinde yer alan Indiana eyaletindeki, Culver Askeri Akademisi'nden 1959’da
mezun olan ilk iki kız ögrenciden biri. Culver Askeri Akademisi (CMA), kurulduğu 1894 yılından bu
güne gençleri amaç ve etki dolu! yaşamlara hazırlıyor.  CMA mezunları, girişimcileri ve sanatçıları,
bilim adamlarını ve akademisyenleri, askeri ve siyasi liderlikleri içeren prestijli bir mirasa katılırlar.
Bu Filistin sevici Greta Berlin, çok masum bir akademik eğitim almış değil mi?
Greta, 1963 yılında Illinois Üniversitesi'nde yüksek lisans yaparken,  Filistinli bir mülteci olan ilk
kocası Ribhi M. Kalla ile tanıştı.  Filistinli Kalla; Trade College in Palestine/ Filistin Ticaret Lisesi
mezunu. Makine mühendisliği alanında yüksek lisans derecesi var. Nükleer mühendisliği alanında
doktora eğitimialmış. Illinois Teknoloji Enstitüsü'nde kıdemli mühendis analisti olarak çalışmış.
Amerikalı ve Filistinli çift, 1963'te Chicago'da evlendiler ve bir kız ve erkek iki çocukları oldu. Daha
sonra ayrıldılar. Greta; Arap bir eşten sonra Yahudi koca buldu. 1978'de Florida'da evlendiği ikinci
kocası Alvin Jay Berlin'di. İsraillilerin kum havuzunu Filistinlilerle paylaşmayı öğrenmesi gerektiğine
inanan Brooklyn'li Siyonist karşıtı bir Yahudi’ydi. Yaklaşık 14 yıl sonra boşandılar. 1978'de Florida'da
evlendiği ikinci kocası Alvin Jay Berlin 2013 yılında öldü.
Greta, 2006 yılında kurucularından olduğu Özgür Gazze Hareketi'nin (FGM) sözcüsü. 2003 yılında
ISM/ International Solidarity Movement için çalışmaya başladı ve bu nedenle bir süre Filistin’deki
Medya ofisinde görevdeydi.
Gazze filosu Mavi Marmara ve İngiliz İslamcılığının serancamı
Mavi Marmara gemisinin İstanbul’dan eklendiği Gazze ablukasını delme filosunun harekete başlangıç
noktası İngiltere’ydi. İslam Alemine kan kusturan, Türklerin kurduğu Hindistan Babür
İmparatorluğunu, Osmanlı İmparatorluğunu parçalayan İngilizlere ne oldu da mazlumsever
kesildiler?
32 farklı ülkeden 663 yolcu bulunan filoda Almanya, İsveç, Kuveyt parlamentosundan
milletvekillerinin yanı sıra Holokost’tan sağ kurtulan kişilerden Hedy Epstein, Nobel Barış Ödülü
sahibi Mairead Corrigan ve İsrail parlamentosu milletvekili Hanin Zuabi de bulunmaktaydı. Filodaki
663 kişiden 380’i Türkiye, 38’i Yunanistan, 31’i Birleşik Krallık, 30’u Ürdün, 28’i Cezayir
vatandaşıydı. Mayıs 2010’da İnsani Yardım Vakfı’nın (İHH) Gazze ablukasını delmek için
Türkiye’den yola çıkan, insani yardım yüklü Mavi Marmara gemisinin, uluslararası sularda İsrail
komandolarının baskınına uğramasının ardından İsrail ile Türkiye ilişkileri askıya alınmıştı. 
Birkaç gün önce, insan hakları eksenli STK da görev almış kendince İslami duyarlılığa sahip bir
muhteremle konuşurken “Mavi Marmara’nın eklendiği Gazze ablukasını delme filosunun hareket
başlangıç noktası İngiltere’ydi” dediğimde “ne var bunda?” çıkışının bendeki şok etkisini tahmin
edemezsiniz.
Daha ne olsun ki? Bu bilgiyi dahi analiz etmekten yoksun bir zihniyet işte. Onların gözünde
Amerikalı ve Avrupalı ve hatta İsrailli aktivistler Filistin halkının haklı davasına destek veriyordu.
Sanki babalarının hayrına veriyorlar.

İngiliz Şiası, İngiliz Sünniliği İngiliz Sufiliği, İngiliz Siyasal İslamcılığı ve İngiliz Solculuğu  ile İngiliz
Turancılığı  ile insanların bilinçaltını işte böyle formatlıyorlar. iki örnek vererek bu zihniyetin
bilinçaltı argümanlarının nasıl oluştuğunu anlatmaya çalışayım.
İlki ölümünden önce Erbilli Nakşi Şeyhi Esat “Hilafet komitesiyle alakasına dair bir itiraf
hazırladığını, bu münasebet ile İngiliz casus Lawrens ile münasebetleri bulunduğuna” ilişkin
açıklamasını Askeri Mahkeme Başkanı General Mustafa Muğlalı ile paylaşmıştı.
Askeri Mahkeme Başkanı General Mustafa Muğlalı, Şeyh Esat’ın yurt dışı bağlantısı ile ilgili olarak
şunları söylemişti: “Şeyh Esat, hilafet komitesiyle alakasına dair bir itirafname hazırlıyordu. Bu
münasebetle İngiliz casusu Lawrence ile münasebette bulunduğunu da doğrulamaktaydı. Fakat
hastalığı bunu yazıp bitirmesine mani oldu.” Menemen hadisesinde yargılandığı sırada  Erbil’de
 bulunduğu dönemde İngilizlerle irtibatı sorulmuş, İngilizlerin tekkelere karışmadığını, yalnız kendi
menfaatini (esas) aldıklarını söylemişti. Türkçesi birbirleri ile iyi geçinmişler.
İkincisi ise Kadir Mısıroğlu, bir video konuşmasında;  “Beni tefe koyarlar ama keşke Yunan galip
gelseydi.  Ne hilafet yıkılırdı. Ne şeriat yıkılırdı. Ne medreseler lağvedilirdi. Ne hocalar asılırdı. Hiç
biri olmazdı” ifadelerini kullanmış ve bu sözleri sarfetmesi sonucu “Yunan aşığı” ilan edildi.
Filistin adına savaşanlar ve kendi halkına ölüm ve zulüm davetiyesi çıkaranlar kime hizmet
ediyor?
Hamas, Filistin Kurtuluş Örgütünden sonra en çaplı direniş teşkilatı. İntifada ile dünya kamuoyunun
dikkatini Filistin sorununa çekmeyi başardı. Filistin halkının en büyük ve meşru temsilcisi statüsünde
hükümeti kurdu. Orantısız kuvvet kullanan İsrail ordusuna karşı, onuruyla savaştığı için, yeryüzündeki
tüm İslami hareketlerin desteğini alabildi.
Hamas’a en büyük desteği, Mısır veya Suudi Arabistan falan değil, iç savaş öncesinde Suriye
veriyordu. Türkiye’nin kendi çıkarlarını riske eden politik çıkışla Hamas’a kucak açması, Hamas’ın
dünya kamuoyunda meşruiyet kazanmasını sağladı. Türkiye, Hamas ile İsrail’in, savaşmadan
anlaşmasını temine çalışıyordu. Gazze’ye yardım için seferber ettiği Mavi Marmara gemisinde can
veren Türk vatandaşları, Türkiye’nin Filistin davasına sahip çıktığının en büyük ispatı olarak tarihe
geçti.
Biliyorum bu yazdıklarımın getirisi, Filistin davasına gönül veren samimi Müslümanların tepkisi
olacak. Belki de hızını alamayan birkaç okuyucu küfür ve tehdit dolu mesajlar yollayıp, beni Yahudi
sempatizanlığı ile itham edecek. Allaha çok şükür “alnım ak yüzüm ak, İslam olan olmaz korkak,
batıla batıl hakka hak, diyeceğim suç olsa da” çizgisinde olduğumu beni tanıyanlar iyi bilir.
O nedenle ölü sevicilerden olmadığımdan, varsın Filistinli Müslümanları ve Filistin davasına gönül
verenleri uyarmak ta benim gibi Allahın aciz bir kuluna düşsün.
Arı kovanına çomak sokarcasına yapılan ve Gazze’de yüzlerce masum insanın ölmesine yola açacak
bu saldırıların, Filistin davasına hangi kazanımı olacak? Hangi Arap ülkesi Gazze için gözyaşı
dökecek? Hangi Arap ülkesi imkânlarını Gazze için seferber edebilecek?
Türkiye’deki Müslümanlara sesleniyorum, Diren Filistin diren Gazze mesajlarını rehabilite edilmiş
meydanlarda bağırmak kolay. Ama ölen ama zarar gören Filistinliler. Biraz ağır olacak ama buradan
bağıracağınıza, birbirinizi gazlayacağınıza 1968- 1971 arası Türkiyeli Vatansever Devrimci gençlerin
yaptığı gibi Filistin'e gidin savaşın.
HAMAS-İsrail Savaşı'nın kurmay aklı Doğu Akdeniz Gaz Forumu
Türkiye'de ve dünyada Müslüman halkın ekseriyetinin sandığı gibi Ortadoğu'da neredeyse 150 yıldır
yaşanan kaosun yol açtığı savaşların gerçek sebebi din falan değil.
2009’da Doğu Akdeniz bölgesindeki doğalgaz ve petrol arama çalışmalarında bölgedeki ilk büyük
doğal gaz rezervi Hayfa'nın yaklaşık 90 kilometre açıklarında İsrail'in münhasır ekonomik bölgesinde

keşfedildi. Bin 700 metre derinlikte bulunan rezervde 280 milyar metreküp doğal gaz bulunduğu
sanılıyor.
Ardından 2010’da Leviathan sahasında İsrail, daha büyük bir rezerv keşfetti. Bu da bölgedeki suların
daha da ısınmasına yol açtı. Levant Havzası'nda toplamda 1,7 milyar varillik iki petrol rezervi
saptandı. Büyük oranda deniz yatağında olan çıkarılabilir doğal gaz rezervi 3,45 trilyon metreküp
civarında. ipten kopmuş ne kadar sömürgeci varsa soluğu Doğu Akdeniz’de aldı.
Basra Körfezi'ndeki kârlı yatırımları riske atmamak adına şimdiye kadar Doğu Akdeniz’e karşı
mesafeli bir duruş sergileyen ABD enerji devi ExxonMobil, İsrail ile anlaşarak bölgede konuşlandı.
İsrail ve Körfez ülkeleri arasında başlayan yakınlaşma ExxonMobil’in, İsrail ile doğalgaz üretimi
konusunda iş birliğinin önünü açtı. Türkiye’yi (KKTC) dışlayan Doğu Akdeniz Gaz Forumu, bölgesel
bir iş birliği mekanizması işlevini üstlendi.
İsrail, İtalya, Filistin Yönetimi, Kıbrıs Rum Yönetimi, Mısır, Ürdün ve Yunanistan’ın katılımı ile 14
Ocak 2019 tarihinde Mısır’ın başkenti Kahire’de kurulan forumun amacı; doğalgaz rezervlerinin ve
mevcut kaynakların optimal kullanımı konusunda üye ülkeler arasında koordinasyon sağlanması, üye
ülkelerini amaçlarına hizmet edecek şekilde bölgesel bir gaz piyasasının kurulması.
Neyse ki tek dışlanan sadece Türkiye değil. Türkiye ile birlikte Suriye ve Lübnan da forumun dışında
bırakıldı. Doğu Akdeniz Gaz Forumu sponsoru üst aklı kim? Tabi ki ABD. Forum; ABD’nin teşvik ve
desteğiyle kuruldu. EXXCON Mobil’in ABD istihbarat kurumlarıyla arasından su sızmadığı bir
gerçek.
ExxonMobil, Dick Cheney'nin gizli görev gücü ABD Ulusal Enerji Politikası Geliştirme Grubu'nun
(NEPDG) bir üyesi. CIA zaman zaman şirket için bilgi topluyor, analiz yapıyor. Doğu Akdeniz Gaz
Forumuna üye ülkeler; Doğu Akdeniz’de gaz rezervleri ve bu gazı Avrupa’ya taşıyacak Güney Gaz
Koridorunun Avrupa için Rus gazına bir alternatif oluşturabileceğinin farkında.
O nedenle Rusya’nın saldırısından korunmak için kendilerini ABD’nin kucağına atıyor. Ruslarda boş
durmuyor. Doğu Akdeniz’de enerji projelerine dahil olarak, ikili ilişkiler geliştirerek, bu denklemi
kendi çıkarları doğrultusunda şekillendirme peşinde.
Savaş ve jeopolitik gerçeklik
ABD veya İngiltere ya da Çin, Ortadoğu ülkesi olmamalarına rağmen ellerini bu bölgeden çekmeye
hiç niyetleri yok. Tıpkı bu ülkeler gibi Sovyetler Birliği'nin en büyük ve güçlü varisi Rusya
Federasyonu da bir Ortadoğu ve aynı ölçekte Doğu Akdeniz ülkesi değil.
Özellikle İngilizler, bölgeyi istikrara kavuşturmak için hayati bir gereklilik gördükleri Filistin ve
İsrail’i kapsayan iki devletli bir çözüme doğru ilerleme olmazsa, İsrail iç siyasetinin İngiltere'yi ve
diğer Batılı ülkeleri giderek daha zor kararlar almaya zorlayacağını öngörüyor.
Ayrıca, İngiliz ve Rus uzmanlar, Levant/Mashreq (Maşrık) bölgesinin, özellikle Suriye, Irak ve
Lübnan'ın, hem bölgenin geri kalanı hem de ötesinde ciddi bir istikrarsızlık kaynağı oluşturduğu
hususunda aynı fikirdeler.Rusların ve İngilizlerin bölgeye ilişkin kritikleri, kendi ülkelerinin
çıkarlarına ilişkin değerlendirmelerinden pek farklı değil ve yapıcı etkileşim için bir fırsat yarattığını
düşünüyorlar.
İsrail-Filistin çatışması ve İsrail orijinli Abraham Anlaşmaları konusunda çok ortak bir zeminden söz
edilse de bölgenin çatışma potansiyeli göz önünde bulundurularak Birleşik Krallık ve Rusya'nın
gerçekçi ve barışçıl bir süreci arzuladıkları söylenemez. Çünkü mevcut çatışmalar İngiltere ve Rusya
ile birlikte diğer küresel aktörlerin bölgede bulunma gerekçesi. Basit ama gerçek olan şu; böl - parçala
- yut.

Bu bağlamda İsrail’in İran, Suriye ve Lübnan'a yönelik savaş niyetinin İngiltere - Rusya ittifakına
toslayacağı sürpriz sayılmaz. ABD ile İsrail’in bölgede kontrolü elde tutmak için müşterek yol
arkadaşlığının bir başka muhalif aktörü de, Lübnan'da İran destekli Hizbullah'ın üçüncü ortağı Fransa.
Yakın tarihteki en ağır ekonomik krizlerden birinin yaşandığı Lübnan'da, Hizbullah aracılığı ile İran
petrolü ülkeye ulaştırılıyor. Bazı Lübnanlı yetkililer Hizbullah aracılığı ile Lübnan'a intikal ettirilen
İran petrolünün hükümetin yetkisi dahilinde olmadığında ısrarcı. Yaptırım altındaki İran petrolünün
Lübnan'da kullanımı ile ilgili Fransa'nın arabuluculuk yaptığı ABD ise üç maymunu oynuyor.
Irak, Suriye, Lübnan ve Yemen'de Şii paramiliter güçleri sevk ve idare eden İran Devrim Muhafızları
Kudüs Gücü komutanı General Kasım Süleymani'nin öldürülmesinin ardından, Beyrut'taki
Hizbullah'a ait silah deposunun imhası da İran'ın Ortadoğu politikasına indirilmiş büyük bir darbeydi
ve bugüne hazırlıktı. Çünkü büyük ölçüde Hizbullahın ve Lübnan ordusunun savaş kabiliyetini yok
edildi ve İsrail ordusunun taarruzuna ortam oluşturuldu.
Doğalgaz yatakları petrol batakları
Gazze Șeridi'nin karşısında doğalgaz yatakları var. Filistin Devletinin tanınması sadece vaat edilmiş
topraklar meselesine darbe vurmaz bir de deniz yetki alanları meselesi yaratır. Düşünsenize Filistin
oradaki doğalgazdan para kazansa kendi davasını kendi finanse eder hale gelir. Buna İsrail kesinlikle
müsaade etmez. İki devleti çözüm olacaksa bile Gazze Șeridi boşaltılır öyle olur.
Doğu Akdeniz'de keşfedilen geniş petrol ve doğalgaz yatakları. bölgedeki geniş petrol ve doğalgaz
yataklarının sadece Kıbrıs'ta değil, İsrail ve Türkiye arasında bölgesel istikrar olmadan
çıkartılamayacağı açıkça görülebilir.
Akdeniz enerji denkleminde Türkiye’yi devre dışı bırakmayı amaçlayan her türlü projeyi bozan bu fiili
durum; hiç şüphesiz Türkiye’nin en acil savunma ihtiyaçlarını tedarik etmesini gerektiriyor. ABD/
AB/NATO’nun Türkiye’nin S-400 edinmesine karşı çıkmasının en önemli askeri gerekçesi, 2 S-400
Hava Savunma Sisteminin İzmir ve Hatay merkezli konuşlandırılması durumunda Türkiye’nin kontrol
edeceği hava sahası 600 km’yi kapsıyor olması.
Mücahitler müteahhit olmadan önce "Akan bütun kanlar hak için haksa - esir mi olurdu Mescidi
Aksa" marşını söylerlerdi. Mücahitler nal toplamayı seviyor, müteahhitler ise "aman petrol canım
petrol" şarkısını söylüyorlar. Yüce Rabbim cümlemize son nefesimizi iman Kur'anla vermeyi nasip
etsin. Emperyalizmin tetikçisi olmayalım.
Seçilmiş Kaynakça
https://www.bbc.com/news/10202678
https://www.culver.org/culver-military-academy
https://www.bbc.com/turkce/articles/cje91qw70leo
https://www.newarab.com/author/68409/greta-berlin
https://palsolidarity.org/2007/06/free-gaza-movement/
https://en.rattibha.com/thread/1690785722800775168
https://www.goodreads.com/author/show/6521281.Greta_Berlin
https://www.sunsavunma.net/hamas-ve-israil-icindeki-kriptolar/
https://www.camera.org/article/greta-berlin-gaza-flotilla-propagandist/
https://www.haksozhaber.net/greta-berlin-tek-terorist-israil-73550h.htm
https://ihh.org.tr/haber/ihhdan-mavi-marmaranin-adalet-arayisi-paneli-2202
https://kafkassam.com/baskanin-adamlari-ingiltere-ile-israili-savastiriyor.html

http://www.culverahs.com/historygallery/wp-content/uploads/2011/10/citizen1963/culver-citizen-1963-12-18.pdf
https://sputnikglobe.com/20231012/israel-not-prepared-for-hezbollahs-second-front---alastair-crooke-1114141013.html
https://www.dikgazete.com/yazi/ingiliz-islamciliginin-ileri-karakolu-siyasal-islam-ve-turkluk-dusmani-ummetcilik-makale
https://www.solitiraz.com/haber-detay/sabetayist-ailenin-damadi-ingiliz-ve-yunan-muhibbi-kadir-misiroglunun-ardindan-
omur-celikdonmez/589,3191.html-3191.html
https://www.dikgazete.com/yazi/lubnan-da-hizbullah-israil-catismasi-kapida-4150.html
https://www.dikgazete.com/yazi/dogu-akdeniz-enerji-savaslarinda-turkiyenin-barbarosu-kim-olacak-makale,1410.html-
1410.html