Yunus EKŞİ
Punto:
Dinle
İmamlara Diyanet İşleri Başkanının Çağrısı
‘’Faiz Terörü’’
Yıllardır Türkiye’de diyanet işlerinin faize karşı sessizliği geçtiğimiz günlerde bir Cuma hutbesinde bozulmuş, faizin aleyhinde milletimize hutbe verilmişti.
Evet faizin haram olduğunu herkes biliyor. Ama bunun bütün ekonomik sıkıntıların sebebi olduğunu, milletin içinde milli gelir adaletsizliğinin baş müsebbibi olduğunu, ekonomik kuram içerisinde tek başına bağımsız olup, diğer bütün kurumsal uzantıların buna bağlı olduğunu ancak konuya ciddi eğilip çalışanlar biliyor.
Diyanet İşleri Başkanı Ali ERBAŞ ‘’ sömürü çarkını döndüren faizciliği kim ortadan kaldıracak? Bunun Allah ve Resulü ile savaş olduğunu kim anlatacak? İnsanlara bunun zararını, bunun yer yüzünü fitneye fücura dönüştürmek için büyük bir sebep olduğunu kim söyleyecek?’’ diyor.
Diyanet İşleri Başkanımızı yürekten kutluyorum. Faize karşı, bir diyanet işleri başkanı olarak, bu kadar net ifadelerini kullanması, Ali ERBAŞ’ın Başkanlığını yaptığı Diyanet İşleri kurumunun bütün üyelerinin, bu uyarı ile faize karşı adeta bir seferberlik başlatmalıdır. Çünkü dinen bir savaş hali var.
Müftülerden tutun imamlara kadar, vaiz hocalarına kadar istisnasız dini kurumlarda görev yapan herkes bu mücadele içinde aktif organizeli programlar yapmalıdır. Bu halkın faize karşı itirazını kalkması için baskısını arttıracaktır. Safların netleşmesini de bu vesileyle göreceğiz. Din adamları da çok tali konularla halkı meşgul etmeden aktif olarak bu savaşa girmelidir. Çünkü faiz sizinle sürekli savaş halindedir. Allah böyle diyor.
Diyanetteki bütün görevliler, korkmadan Diyanet işleri Başkanı Ali ERBAŞ’IN yaptığı bu açıklamaya sahip çıkarak, faize karşı çok ciddi bir kampanya başlatmalıdır. Türkiye'de 100 binin üzerinde camilerde, halkımızın faize karşı birlikte hareket etmesi için bütün imamlar; faizin kalkması için canı gönülden Cumhurbaşkanı gibi korkmadan faizin aleyhinde konuşmalıdır.
Eğer bu milletin başındaki Lider ‘’ Ben faize düşmanım’’ diyorsa faizin sistem dışına çıkılması gerektiğini her fırsatta örtülü dile getiriyorsa, bankaların yıllık 250 milyar faiz geliri elde ederek, bu zulümlerini bu milletin devletine ve kendisine yapıyorsa; faiz kaldırılması için daha neyi bekliyoruz!?
Bu işin sağcısı solcusu yoktur. Geçmişte Sayın Kılıçdaroğlu ‘’ Getirin meclise faizin kaldırılması için destek vereceğiz’’ diyordu. Faize karşı bütün millet olarak ayağa kalkmalıyız. İş adamları kazandıklarını bankalara veriyor, memur işçi zaten köle gibi bankalara kredi kartları ile bağımlı hale geldi. Hepimizi borçlandıran uygulamadaki Para Kredi Sistemini işleten bankalar.
Millet açlık çekiyor, faizciler parayı kısıt tutarak bütün ekonomiyi kontrol ediyor. Şimdi yapılması gereken hep birlikte yıllık 250 milyar yani Türkiye’nin yıllık yatırımının neredeyse 4 katı ödediğimiz faizi kaldırma kararlılığını göstermeliyiz.
Hep söylüyorum; 15 Temmuz’da Türkiye’nin işgalini 250 şehidimiz kurtardı. Faizin yüzünden toplumumuzda oluşan sosyal hastalıklar yüzünden binlerce her yıl insanlarımızın hayatı kararıyor. Artık buna dur deme zamanı gelmedi mi!?
Bürokrasinin içinde; faizi sistemin bizi şu anda borçlandırarak getirdiği durumdan çıkamayız, şu borçların ödenmesi gerekir şeklinde kripto söylem sahiplerinin koltuklarını altlarından almalıyız. Hükumetleri açmaza, sürekli borçlanma modelinin sürdürülmesine taşıyan, Tanzimat'tan buyana gelen kripto bürokrasidir. Asıl temizlik burada yapılmış değildir.
Ne kadar akrebin zehrini kanında taşıyan faizci varsa, devletten temizlenmelidir.
Kanlarımızla koruduğumuz ülkemizin kaynaklarını neden faizden koruyamıyoruz?
Bu millet iktisaden bankaların kölesi haline Borca Dayalı Para Sistemi ile getirilerek nasıl bağımsız olabilir?
Hayatlarını sürekli borç ödemekle geçiren milletin mutlu huzurlu bir toplum oluşturması mümkün müdür?
Maddi olarak sürekli bir yokluk içinde olan insanların manevi dünyalarının inşası nasıl mümkün olacak?
Ey Türk Milleti!
Faize karşı bir Kuvayı Milliye harekatı başlamalıdır. Bu milletin kararının üstünde beşeri olarak hiç bir kurumsal kararın üstünlüğü, şahsın üstünlüğü yoktur. Millet olarak kendi iktisadi istiklalimizi faizle mücadele ederek başlatmak zorundayız.
Biz milletimizin, devletimizin kurulu bu Borca Dayalı Para Kredi Sistemi ile nasıl sömürüldüğünü çok iyi bilenler olarak, bunun nasıl değişeceğini de çok iyi biliyoruz.
Milletin sesinin faize karşı yükselmesi lazım. Haksız olarak finansal tablolardaki yapılan oyunlarla, milletin nasıl borçlandırıldığını, mallarının bankalar tarafından düzenlenmiş yasalarla nasıl alındığını çok iyi biliyoruz. Hakimlerimiz çaresiz olarak haksız olduğunu bildiği halde önündeki yasaya göre bankaların lehine hüküm veriyor. Milletimizin her kesimindeki bu borçların nasıl silineceğini de çok iyi biliyoruz.
Karar vermek zorundayız; burada bir savaş var. Bu iktisadi savaş finansal olarak para üzerinden, faizle paranın kontrolü ile yürütülüyor. Bu faizcilere nasıl diz çöktüreceğimizi biliyoruz.
Sadece milletimizin güçlü sürekli itirazına ihtiyacımız var.
Unutmayın!
Sürekli itirazınız, borçlarınızın silinmesini sağlayacaktır.
Selam ve dua ile...
Yunus EKŞİ