Rubil GÖKDEMİR
Punto:
Dinle
İNŞAALLAH SİZİN DE CANINIZ YANAR !
Daha hiç kimse tarafından gündeme getirilmeden 23 Temmuz tarihinde 2019 Bütçe Kanunu ile yılın tamamı için 81,3 Milyar TL cinsinden ve 8 milyar $'lık döviz cinsinden dış borçlanma öngörülmüş ve bu limitlerinin yılın daha ilk altı ayında kullanıldığını yazmıştım.
Bugün Maliye ve Hazine bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Hazinenin 2019 yılının ilk yedi ayında toplam 153,9 Milyar TL borçlandığı ve Ekimde başlayacak yasama dönemiyle birlikte yeni borçlanma programına yönelik yasa teklifinin TBMM'ye sunulacağı bildirildi.
Bilindiği üzere ve daha önce de ifade ettiğimiz gibi 2019 yılı bütçe gelirleri hiç artmıyor ve harcamalar ise öngörülenin tam tersine %30 civarında tam gaz artmaya devam ediyor.
Yıl sonu için öngörülen 80,5 Milyar TL'lık bütçe açığı da yılın ilk altı ayında gerçekleşmiş oldu.
Belli ki, MB kaynaklarından ilk defa bu sene kullandığımız toplam 94,3 Milyar TL'de yeterli olmayacağından, yeni borçlanma kanun teklifi TBMM'ye getirilecekmiş ! Bakalım damat bir 100 milyar TL daha mı isteyecek ?
Farkında mısınız meclis de bu yanaşma düzeninin sadece tasdik makamı...
Bütün bunlardan çıkacak sonuç ise; 2019 yılında bütçeye koyduğumuz faiz harcamalarının 117 milyar TL değil, yaklaşık 140 milyar TL civarında olacağı ve 2020 yılı için de bu faiz ödemelerinin 200 milyar TL'yi geçeceğidir. Aynı şekilde bankacılık sistemi kredi havuzunda bulunan sınırlı kaynakların da reel sektöre ve üretime aktarılmak yerine HAZİNE tarafından hortumlanması demektir.
Bütün bunlar olurken MUHALEFET PARTİLERİ ne yapıyor diye soracak olursanız; bu sorunun cevabını gözlemlerimi sizinle paylaşarak vermek isterim. Muhalefetin yaptığı tek şey; memlekette sayıları bir elin parmağını geçmeyecek sayıda ekonomistin gündeme getirdikleri inceleme ve konuları, "kes-yapıştır" yöntemiyle basın bildirisi veya grup toplantısı yoluyla sadece okumaktan ibarettir.
Hiç kimse bana tek bir istisnasını bile gösteremez ki, kendi iç meseleleri ve statü paylaşımlarını şayet halledebildiler ise, muhalefet partisi temsilcileri araştırıp-çalışarak gerçek bir konuyu kamuoyunun gündemine getirebilmiş olsunlar.
Düşünebiliyor musunuz, iktidar olanların bütün öngörüleri altı aylık dönemde en az %50 oranında sapmış olsun ve buna karşılık muhalefet ise üç beş insanın gayretleriyle ortaya konulan gerçekleri "kopya" çekmekten ibaret olan siyaset tarzını benimsemiş olsunlar...
Hakkınızı helâl edin içinizi dışınızı kararttığım farkındayım ama yazmasam da, "bilgiye ve hakikâte" ihanet etmiş olurum...
YAZIK, ÇOK YAZIK... BU MİLLETE HİÇ KİMSE ACIMIYOR !