Piyasalar

Gurur Duydum

Punto:
Şu an bütün Türkiye’nin konuştuğu tek bir konu var. “PAPAZ” Ve çok az istisna, herkes; “Kısa bir süre önce keskin cümlelerle Papaz’ın serbest bırakılmayacağı söylendiği halde neden aksi yapıldığını”  konuşuyor yorum üstüne yorum yapılıyor.  Şimdilik! Bu konuya daha sonra ki yazılarımızda değinmek üzere tek bir cümle ile kapatmak istiyorum.  Nasihatlerinden büyük keyif alarak dinlediğim, büyüklerim derdi ki; “Bir konuda karar vermek için acele etme. Mutlaka bir gece yat uyu sonra düşün  karar ver” Bende, “Bekle Gör” anlayışını uygulamak istiyorum. Malum şahsın serbest bırakılmasının sonuçlarına bakarak yazmak istiyorum. Yanlış ve hissi bir yorum, bizi takip eden, severek ve güvenerek okuyan siz değerli okuyucularımı üzer hassasiyetiyle, konuyu şimdilik! Burada kapatmak istiyorum.  Hafta sonu Manavgat’ta yapılan AYMNET NETWORK TÜRK Firmasının davetlisi olarak toplantılarına katıldım. Önceleri Türkiye’de onlarcası var nezaketen gidip dinleyim dedim. İlginçtir ilk dakikalardan itibaren son derece farklı,  değişik bir yapıları olduğunu fark edince daha da dikkatlice dinlemeye başladım.  İddialı bir o kadar da heyecanlandıran hedefleri vardı; ”Türkiye’yi network çöplüğüne döndüremezsiniz! Buna izin vermiyoruz! AYMNET YÜZDE YÜZ TÜRK SERMAYELİ BİR TÜRK FİRMASIDIR” sözü beni heyecandan yerimden kalkıp oturmamı sağladı. “İşte Bu!” dedim. Bugüne kadar onlarca network firması tanıdım inceledim ve hep kızarak neden biz yapamıyoruz? Neden ABD menşeyli firmalara mahkûm oluyoruz? Neden bizim böyle bir gücümüz yok? Döviz diye kapı kapı dolaşırken kriz üstüne kriz atlatırken neden her yıl milyarlarca doları dışarı akıtıyoruz. (Yaklaşık yılda 25 milyar dolar) AYMNET, İŞTE YERLİ, İŞTE MİLLİ..   Network anlayışı içinde çalışan insanımız (2.600.000 Kişi) artık yabancı şirketlere hizmet etmeyecek, para akıtmayacaktı. Kendi insanına, kendi değerlerine sahip çıkan insanlara hizmet edecekti. Düşünebiliyor musunuz rüya gibi,  hayal gibi. İlk önceleri katılımcı daha sonra çalışmalarınızla şirketin ortağı olabiliyorsunuz. Ama hangi şirketin? Yerli ve milli olan bir şirketin. Şaşkınlıklarım bitti mi? Hayır bitmedi! Anlatılanları duydukça yüreğinizin coşku içinde çarpmaması mümkün değil! Sayın Devlet Başkanımızın himayelerinde düzenlenen , Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresine çağrılan kendi sektöründe tek network firma olması, geleneksel tıp da pilot üniversite  olan, Tekno- Park Ar-Ge Merkezi bulunan,  bu anlamda Türkiye’nin tek üniversitesi olan Düzce Üniversitesi ile protokol ve iş birliği anlaşması imzalaması, yurt dışından milyarlarca dolar verilerek ithal edilen bitkisel ürünleri, Düzce Üniversitesi vasıtası ile bu ürünleri yurt içindeki üreticilere ürettirerek, yaptırdığı klinik testlerle bu ürünlerin halkımıza en sağlıklı bir şekilde AYMNET vasıtasıyla ulaştırılması ve milyarlarca dolar paranın ülkemizde kalmasının sağlanması ayrı bir heyecandı.  Sağlıklı beslenme ürünlerinden, kişisel bakım ürünlerine varıncaya kadar  bir çok ürünü, Düzce Üniversitesi Tekno Park Ar-Ge Merkezi garantisi ile halkımıza ulaştıran tek firma olması, yerli ve milli, halkın bizatihi kendi firması olma özelliğini taşıması, gelirinin bir kısmını ar-ge çalışmalarına, büyük bir kısmını ise, üretilen ürünlerin halka ulaşmasını sağlayan çalışanlarına vermesi ile de tek firma.  Bitti mi? Hayır! Network ile ilgilenen ülkemizdeki iki milyon altıyüz bin kişi artık ülkeleri için çalışacak. Yabancı firmaların ürünlerimizi kontrol edip kendi ürünleriymiş gibi kullanımına son verilecek. Yabancı network firmalarının yapmış olduğu kültürel ve ahlakı dejenerasyona son verilecek. Sosyal Paylaşım Projeleri kapsamı içerisinde, NLP Uzmanı Sayın Oğuz Saygın hocamızın eşliğinde, eğitim programları çerçevesi içeresinde kısa süreliğine de olsa  “Çocuk Üniversitesi” kurulacak. Vs.  Bunları duyup uygulandığını görüp de heyecanlanmamak mümkün mü?  Aynı heyecanla yerimden kalkıp, Aymnet Yönetim Kurulu Başkanı, kendisini  Milli ve Manevi Değerlerimizin ve Türk Milletinin Hizmetkarı olarak tanımlayan, babacan tavrı ile herkesi kucaklayan, bir Türkiye Sevdalısı olan İlhan Sağlam Başkanı en samimi duygularımızla kendisini ve ekibini kutladık. Başarılarının devamı dileyerek duacı olacağımızı, bu çorbada bizimde tuzumuzun bulunacağı  sözünü verdik.  Elbette çok daha fazla bilgi vermemiz mümkün ama inşallah sonraki yazılarımızda veya tas_ismett@hotmail.com  mail adresime sorularınızı ve düşüncelerinizi yöneltirseniz seve seve cevap veririm.  SÖZ KONUSU VATANSA, GERİSİ TEFERRUAT…