Kendinizin, içinde yaşadığınız dünyanın, gerçeklerin farkına varabilmek için okuyun, öğrenin, dinleyin, anlayın, söz söylemeniz gerekirse bu farkındalıkla, bu bilinçle, bilerek söyleyin ve bu bilinçle yaşayın.
İnsani, ahlaki ilkelere, toplumun birlikte yaşayarak ortaya çıkarmış olduğu evrensel, tarihi, rasyonel değerlere, düşünceye değer verin, sahip çıkın, milletinizin ve inancınızın değerlerine bağlı kalın.
Hak ve adaletin en üst değer olduğunu, hakkın, adaletin, liyakatin, sorumluluğun olmadığı yerde özgürlüğün, özgür düşüncenin olmayacağını, böyle bir durumda ülkede ahlaksız, ikiyüzlü, başıboş, çıkarcı, fırsatçı, düzenbaz insanların türeyeceğini, güçleneceğini ve onların hegemonyasında yaşamak zorunda kalacağınızı unutmayın.
İnsani, ahlaki, toplum tarafından kabul görmüş evrensel değerlerin dışında hiç kimsenin sizi uyarmasına, siyasi görüşüyle, ideolojisiyle, konuşmasıyla, tavrıyla, beden diliyle, yüz ifadesiyle, ses tonuyla üzerinizde üstünlük, baskı kurmasına izin vermeyin.
Aklınızı, yaşam tarzınızı, değerlerinizi, inancınızı başkalarına emanet ederek bağımsız kişiliğinizin, hayatınızın başkalarının eline geçmesine izin vermeyin. Bu arada bağımsız kişiliğiniz sizi hiçbir ortak çalışmadan, istişareden, ortak akılla hareket gerektiren sorumluluklardan, ortak yaşamdan uzaklaştırmasın.
İnancınızı iyice öğrenin, inancınız doğrultusunda size bildirilen yasakları, emirleri, tavsiyeleri hayatınıza geçirmeden önce, gerçekten Allah’tan olup olmadığını iyice araştırın, Allah’tan geldiğine emin olduğunuz takdirde bu doğrulara sımsıkı sarılın.
Unutmayın ki; dünyanın her ülkesinde dini, insani, milli değerler yoğun biçimde istismar edilmektedir. Bu nedenle güya din adına size dayatılan, dikte edilen her türlü yalandan ve din alıp, din satan dincilerden uzak durun. Din adına yola çıkıp ahlaki, insani, toplumsal değerleri ikinci plana iten, çıkarcı, dünyevileşmiş, aşırı derecede tarafgir ve şekilci olanların kendilerini de, anlayışlarını da reddedin.
Vatan, millet, bayrak, din, Atatürk, ateizm, deizm farkı etmez istismarın her türünden uzak durun. Çünkü ha dinci, ha ateist istismarcılar arasında fark yoktur ve bu istismarcıların kendi kişisel, partisel, ideolojik çıkarları için toplumun bütün değerlerini, kutsallarını, her şeyini ama her şeyini kullandıklarını bilin.
Allah katında her insanın aciz olduğu bilinciyle gözünüzde hiç kimseyi büyütmeyin, hiçbir şeyi, hiç kimseyi putlaştırmayın. Unutmayın ki bir kişiyi gözünüzde büyüttüğünüz kadar küçülür, değersizleşirsiniz. İnsanları değerli kılanın makamları, mevkileri, güçleri, zenginlikleri olmadığını, takvalarının, insanlıklarının olduğunu bilin.
Kişileri ön plana çıkardığınız zaman dini ve milli bütün değerlerinizin ikinci planda kalacağını, bunun da size, çevrenize ve ülkenize zarar vereceğini unutmayın.
Yüreğinizde sevgi olsun, başkalarına haksızlık, saygısızlık etmeyin, kimseye zarar vermeyin, kimseyi aldatmayın, kimseyi gözünüzde büyütmeyin, kimseyi küçük görmeyin, kimseyi sömürmeyin, kimseyi kullanmayın ve bütün bunların size yapılmasına da izin vermeyin.
Makam, mevki, para, parti, taraftar gücüne tapmayın. Dürüst olun, ahlaklı olun, iyiyi kötüden, helali haramdan ayırt edin, hırsa kapılmayın, kendinizin veya yakınlarınızın aleyhine bile olsa doğrudan yana olun, karşınızda düşmanınız bile olsa adaletten asla şaşmayın, ilkelerinizi, değerlerinizi çiğnetmeyin ve üç kuruşluk dünya menfaatine satmayın.
Türk Milletinin vicdanlı, faziletli, merhametli, cesur, adaletli, barışçı, hak, hukuk bilen bir millet olduğunu ve bu özelliklerini milli değerlerinden ve inancından aldığı gerçeğini asla unutmayın. Bu özelliklerinizden dolayı kendinizle gurur duyun ama asla kibre kapılmayın.