Erdal GÜZEL
Punto:
Dinle
Yusuf Dağıstanlı boyunun uzunluğu ve yufka yüreği ile Erzurum’un sevilen renkli simalarından biriydi. Şehirde “Uzun Yusuf” lakabı ile bilinirdi.
Dağıstan’dan Erzurum’a gelen bir ailenin çocuğu olanı Uzun Yusuf belediyenin temizlik işlerinde 37 yıl çalışmış ve 1987 yılında emekli olmuştu.
Belediyenin temizlik işlerinin atlı çöp arabalarıyla yapıldığı dönemlerde Uzun Yusuf da görevini bu arabalarla yapardı.
Boyunun uzunluğundan dolayı hizmet gördüğü at ve araba Yusuf’un yanında çok küçük kalırdı.
Uzun boyu gibi uzun bir ömür süren Yusuf, Erzurumlular tarafından çok sevilir kendisi de Erzurum’u çok severdi.
Uzun Yusuf bu sevgisini “Ben Erzurum’a gurban olim” diyerek dile getirirdi.
Fukara bir insan olmasına rağmen İhmal imamının bir sohbetiyle Almanya kapısından geri dönen, bir yabancının antrenörlüğünü onuruna yediremeyip ayağına gelen basketbolculuk şansını tepen Uzun Yusuf, gönlü zengin ve değerlerine bağlı bir insandı.
Belediye de çalışan bir emekçi olarak geri kalmış fukara bir ülkede yaşamanın sıkıntılarını ve zorluklarını en iyi bilen ve hissedenlerden biriydi.
Ehliyetin ve liyakatin işe yaramadığı bir ortamda işlerin kayırma ve torpil ile döndüğüne kim bilir kaç kez şahit olmuştu.
Devlet kapısında işe girmenin yolunun devleti yöneten siyasi güçlere yamammaktan geçtiğini herkes gibi o da bilmekteydi.
Siyasetin tılsımlı gücünden faydalanmak için de o siyasi çatının yandaşı olmak gerekti.
Ülkede işler bu şekilde yürüyor, “Hamili kart yakınımdır.” ibaresinin bulunduğu kartvizitler devlette işi olanlar için referans oluyordu.
Uzun Yusuf’un çocukları büyümüş artık onara da devlet kapısında bir iş bulmanın zamanı gelmişti.
İşte bu dönemlerde, ülke genelinde belediye seçimlerin zamanı gelmiş, Erzurum’da da seçime girecek partiler başkan adaylarını bir bir açıklamaya başlamışlar.
Bir partinin aday tanıtım toplantısında bulunan Uzun Yusuf, basın mensuplarının gözünden kaçmaz. Uzun Yusuf yakasına taktığı siyasi partinin rozetiyle etrafta dolaşmakta bir nevi ben de buradayım izlenimini vermektedir.
Birkaç gün sonra bir başka partinin aday toplantısına katılan basın mensupları Uzun Yusuf’u burada da görünce merak ederler.
Bakarlar ki Yusuf bu sefer de o partinin rozetini takmış dolaşıyor.
Basın mensupları çok sevdikleri Uzun Yusuf’un bu halini anlamak isterler ve kendisine bu durumu sorarlar.
Uzun Yusuf da onlara “ Oğlan işe girene kadar tüm partiler benimdir.” diyerek, Türkiye de yaşanan gerçeği çok açık yüreklilikle dile getirir.
Uzun Yusuf kadar mahalle ve sokakların halini bilen kimse olmazdı, dense yeridir.
O, her gün kapısını çalıp çöplerini aldığı evlerin hallerini orada yaşananları, hangi kapının arkasında nelerin olup bittiğini çok iyi bilen birisiydi.
Çalışmış olduğu belediye başkanlarından Orhan Şerif Soy’un çalışkanlığını, makam aracı kullanmamasını, aracının arkasından fakir fukaraya dağıtılacak erzakları eksik etmemesini her fırsatta anlatır, hayır işlerinde koşan isimsiz kahramanların sırlarını saklamasını bilirdi.
Caddelerin ve sokakların temizlik emekçisi Uzun Yusuf yüreği tertemiz bir insan ve samimi bir Erzurum sevdalısıydı.
Sevildi, ilgi gördü unutulmadı…