Punto:
Dinle
Sevgili dostlarım,
Sizlere daha önce gönderdiğim “CORONA VİRÜS” mesajımda, hastalığın tanımında ve korunma yolları hususunda pratik bilgiler vermiştim.
Ayrıca, Türklerin genetik yapılarından dolayı korona virüsten etkilenmeyeceğini de ifade etmiştim.
Bunu yazarken; Egon Freiherr adlı Alman fiziki antropoloğun, yıllar önce ırkları 16 türde incelediği ve Türkleri ayrı bir sınıfa koyduğu çalışmasını referans almıştım.
“Covid-19’un bizi seçmeyecek” olmasına kanıt olarak, Türkiye’de hiç SARS vakası görülmediğini, virüsün ACE2 proteini ve bu proteindeki Rs3367 dizilimini arıyor tutunabilme ihtimali yüzde 2,8 olarak yazmıştım.
ANCAK BU İDDİA DESTEKLENMİYOR
Dünya Sağlık Örgütü, salgınla ilgili tüm çalışmaları değerlendirerek, virüsün ırk ya da topluluk ayırmadığını, tüm dünyanın önlem alması gerektiğini söylüyor.
Virüsün farklı genetik yapılarda nasıl davranacağı henüz bilinmiyor. Çünkü gerekli bilimsel kanıtlardan henüz yoksunuz ve her ihtimale hazırlıklı olmak zorundayız.
Eickstedt’in ırk sınıflandırması, genetik incelemelere değil, “antropometri” denen ölçümlere dayalı olduğu anlaşılmıştır. Belli deneklerin kafataslarını ya da bedenlerinin başka bölümlerini ölçerek yapılan bir sınıflandırmadan, Türklerin genetik yapısı itibariyle Covid-19’undan etkilenmeyeceğini çıkarmak, bilimsel olarak mümkün olmamaktadır.
Sonuç olarak, Covid-19’a yol açan virüsün akciğerlerde tutunmasını sağlayan ACE2 proteini Türklerde pek olmadığı, salgının Türkiye’yi teğet geçeceği bilgisinin yanlış olduğu anlaşılmıştır.
Düzeltiyor ve virüse karşı en üst düzeyde tedbirlerimizi alarak sizlere sağlıklı uzun ömürler diliyorum
Ankara, 09 Mart 2020
Prof. Dr. Orhan Arslan
