Piyasalar

BU TESTİYİ BEN KIRDIM

Punto:

Başarı; sürekli olarak “değer yaratabilmektir”. 
Değer yaratmada sürekliliği sağlayabilmek ise hem “doğru işin yapılması” (strateji), hem “işin doğru yapılması” (Toplam Kalite Yönetimi), hem de “sürekliliği sağlayacak yapılanma” (Kurumsallaşma) ile mümkün olduğu ifade edilir.

Şüphesiz bunlar içinde “insan kaynağı”nızın “kalite”si önem arz etmektedir.

Eskilerin deyimi ile“Kemalat kem âlât ile olmaz” (Kötü malzemeyle mükemmel iş çıkmaz)
Derler,derler ama sonuç da hep “kaht-ı rical”e bağlarlar.

Temel amaç doğru iş için doğru insan bulmaktır.Bunun için Batı Endüstri psikolojisi diye bir alan bile açmış.

Ben birlikte çalışmaya başladığım elemanlar ile nasıl ve nereye kadar yolculuk yapabileceğime şu güven testinden sonra karar verir ve geçenlere tam güven duyar ve tam yetki göçeriminde bulunurum.

Öncelikle basit bir sorumluluk verir ve hiç müdahale etmem.Zamanımda,tam ve doğru ikmal etmesini beklerim.İyi iş çıkmaması halinde öne süreceği hiç bir mazereti de kabul etmem.Ya bir yol bulmalı yada bir yol açabilmeli.Bu birinci bariyeri geçmesi ön koşuldur.

Ardından,doğrudan bir sorumluluk vermeyip,kendi alanında ortada/ gri alan da kalan ama doğrudan görevi olmayan ya da önceki tamamladığı işle bağlantılı bir işin sorumluluğunu üstlenmeyi talep etmesini beklerim.
Büyük resmi görebilmesi,hizmetin bütününden sorumlu olmayı kavrayabilmesi ve üstün niteliklerinin göstergesidir.

Son olarak da üstesinden gelmesi zor bir sorumluluk verir,başaramaması halinde öne süreceği mazeretleri dinlerim.Eğer merkezine kendisini koyup başarısızlığın sorumluluğunu bizzat üstleniyorsa artık tam güven ve göçerime hazır demektir.
Güçlü kişilik/erdem ve sorumluluk bilincinin göstergesidir.
Yatırım yapabilirsiniz.
Zira sorunun parçası olmayı başarıyorsa,çözümünde parçası olmayı başaracak demektir.

Kıdemsiz,bilgi eksikliği vs hiç bir şeye bakmam. Bunların hepsi yolda tamamlanır.
Hata yaptıklarında bile güvenmeye devam etmek lazım,bu onları daha da güçlendirir.

Başarısızlığın faturasını hep başkalarına kesip,kendisi aradan sıyrılıyorsa Harvard mezunu olsa bile,bu kişiliksize güvenip iş vermem.

Şimdi hayatımızda birlikte çalıştığımız insanları birde bu gözle değerlendirelim.
Başarıyı paylaşan ve başarısızlığın sorumluluğunu bizzat üstlenen kaç kişi tanıyoruz.Çoğu satıcı,emek hırsızı değil mi.
Şu kilit elemanın seçiminde daha dikkatli olsaydım,donanımın testlerininin zamanında yapılmasını sağlasaydım yada olaya muttali olduğumda şu kararı verebilseydim……..vs ifadeleri kullanan kaç yetkili gördük.

Aslında bu sadece mesai arkadaşlarımızla sınırlı bir sorun olmayıp bizzat ülkemizde insan kaynağımızın temel sorunudur.

Hatta iş dünyasından,kamu görevlilerine oradan da politikacılara bile uzanabiliriz.

Ekonomik,sosyal,kültürel,dini vs çıkarımlarda da merkeze kendimizi koymadığımız hiç bir analiz sağlıklı sonuç üretmez,sadece bizim dışımızda ki herkesi/herşeyi ötekileştirir.

Bu tür insanlardan yüzeysel başarı dışında,gerçek,yararıcı,vizyoner,küresel başarı çıkmaz.Başarı değil mazeret ve suçlu üretirler,yoksa da yaratırlar.

Yine sadece kendi dışımızdakilerin bu gruba girdiğini söyleyip kendimizi dışarda bırakıyorsak,bizzat biz bu grubun sadık bir üyesiyiz demektir.

Yani kendimize ve daha önemlisi Yaradanın bizlere boş bir levha olarak verdiği çocuklarımıza bu gözle bakalım.
Çünkü bizim öncelikle etki ve yetki alanımız burası.Dünyayı değiştiremeyiz ama evi değiştirebiliriz belki.
Şimdi evde kokan çöpü gördüğü halde benim sıram değil diyen çocuğumuz daha ikinci aşamayı geçemediğine göre,kaza yaptığında doğal olarak kendisi dışında herkesi suçlayacak,sistem(düzen)felsefesi yapacak ve hatta kendisinin mağdur olduğunu bile söyleyebilecektir.

Çocuklukta kötü eğitim ile kaybettiklerimizi ileri ki yaşlarda geri kazanmamız,kazandıklarımızı da kaybetmemiz çok zordur.

Çocuklarımıza daha iyi bir dünya bırakamasak bile, belki dünyaya bu yolla daha iyi çocuklar bırakabiliriz.

Başarı için gerekli olan zeka ve özellikle öz disiplin (bu husustaki ilgili yazım okunabilir) dışında,en az bunlar kadar önemli olan “sorumluluk bilinci”tezimi/testimi abartılı bulmuyorsanız haydi bismillah.

Mahmut Esfa Emek