Punto:
Dinle
Mevcut finans sistemini Borca Dayalı Para Sistem (BDPS) olarak tanımladı. Paranın üretilmesinin, üretimin kendisi kadar önemli olduğunu söyleyerek, temel iktisadi paradigmaları sorgulatıcı üç soru sordu;
1.Para kimi?
2.Parayı kim üretiyor?
3.Bizi biz den habersiz kim sürekli borçlandırıyor?
Bu üç soru, finans sistemindeki büyük bir gerçeği halkın gözü önüne serdi. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kendi parası yok. Parayı borç ve faizli alarak devlet bütçesini oluşturuyor. Bunun için sürekli devlet bütçesi zarar veriyor.
Türk Milletinin yıllık 250 milyar tutarında devletin bütçesinin 1/3 kadar faiz ödediğimizi, bu faizin kurulu para kredi sistemi aracılığı ile, banka
finans sitemi içinde havadan para yaratarak yapıldığını söyleyerek Türk Milletini uyandırmaya çalıştı.
Ülkemizde bütün üretim yapan kesimlerin; sermaye kısıtlığı yalanı ile bağımlı bir köle gibi borçlandırılarak üretim yapıldığı gerçeğini ortaya koydu.
Milletine, devletine karşı kurulmuş büyük tezgahı anlatabilmek için, ekonomik konfora sahip olduğu halde, öğretim görevlisi olduğu üniversiteden istifa ederek, bir öğrencisinin tabiri ile’’ hocam siz buralarda patates, domates satanlar gibi bağıracak insan mıydınız’’ dediğinde; ‘’Peygamberimizde panayırlarda patates, domatesi satar gibi davasını anlattı’’ diye cevap veren bir vatan evladı...
Refah yol hükümeti zamanında havuz sistemini kurduğunda ‘’havuzu yapında gelip yüzelim’’ diyen alaycı, kibirli Ortodoks politikalarının benimseyicilerine ‘’biz yapacağız sizde göreceksiniz’’ diyerek yerli ve milli duruşunu kararlı bu söylemi ile gösteren, 1 yıl gibi kısa bir sürede 12 milyar dolar gibi bir tasarrufun oluşmasını sağlayan vatan evladı...
Gerçekleşen havuz sistemi başarısı sonrası halka görülmemiş maaş zamlarını yapınca, küresel finansın faiz yolu ile Türkiye’yi sömüren yerli ekiplerini çılgına çeviren vatan evladı...
Daha önce havayı fişekler eşliğinde Türkiye’yi gümrük birliğine sokan, en az 200 milyar dolar Türkiye’yi zarara uğratan, komşu ülkelerle ticarete bir anlamda darbe vurup bugün ki bölgemizde olan bir çok sorunun oluşmasında katkısı olan, o gün hükümetin ortağı olan siyasi partinin liderine de havuz sistemi için ‘’bu gerçekleşsin diplomamı yırtarım’’ dedirten vatan evladı...
‘’Sekiz Deniz Yaylası’’ kitabıyla devletini, ‘’Narkoz’’ kitabı ile milletini uyandırmaya çalışan, yeni bir ekonomik modeli Taban Ekonomisi olarak tanımlayıp her fırsatta devletimize katkı sunmak için çalışmalarını sürdüren bu adam, bu ülkeye nasıl bir kötülük yaptı da önerdiği bu kurtuluş reçeteleri görmezden geliniyor?
Ülkemize yapılan 15 Temmuz fili işgalinin başarısızlığa uğratılmasından sonra, aralıksız bölgemizde devam ediyor. Ülkemize yönelik bölme planları sürerken, ekonomik olarak da ülke çökertilmeye çalışılıyor.
Ancak burada önemli bir şeyin altını çizmek istiyoruz. Ülkemize saldıranlara ekonomimizin anahtarını verdik. Ekonomimizin anahtarı onların
elinde olduğu halde, onlarla başa çıkmamız mümkün değildir. Onların istediği sistem bu ülkede kuruldu. Bu sistem aktif işlediği halde nasıl milli ve bağımsız bir ekonomiye sahip olacağız?
Bu sistem sürekli borçlanma kuramına dayanan sömürü düzeni olan Borca Dayalı Para Sistemi dir. Ak Parti kendisi ve Türkiye’nin ekonomik geleceği için büyük bir kararlılıkla onların kurduğu Borca Dayalı Para Kredi sistemini lağvetmelidir.
Topraklarımızda gözü olan Coni’nin kurduğu para sistemini işleterek, sürekli onun düzeneğinde onlara faiz ödeyerek ne milli ne de yerli ekonomi politikaları üretemeyiz.
Ak parti, faizci bu düzeni sürdürdüğü taktirde, kesin köklü değişimi yapısal olarak yapmadığı taktirde( bu işi yapacak ekip vardır) başkanlık sisteminin en kötü ilk örneğini verecek ve sistem yeniden sorgulanır hale gelecektir.
Oysa Ak Parti’nin yapacağı çok basittir. Sayın Başkanın halkı darbeye karşı sokağa ‘’ölümüne’’ diyerek davet edip darbeyi milletle beraber engellediği gibi, ekonomi için de ölümüne diyerek, Borca Dayalı Para sistemini kaldırmalıdır.
Onların doları varsa bizim Allah’ımız var demek içinde Allah’ın yasakladığı faizi bitirecek program sahipleri ile çalışmak lazım.
Mevcut sistem yerine adil bir bölüşümü oluşturacak yeni ekonomik modeli kuracak bir ekiple hareket etmelidir.
Selam ve dua ile...
Yunus EKŞİ
