Punto:
Dinle
Ak Parti milletvekili Şamil Tayyar çığır açtı. Fırsat bu fırsat herkes dökülmeye, günah çıkarmaya başladı. AK Parti milletvekili ve Star gazetesi yazarı Mehmet Metiner, Adıyaman'da Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) tarafından düzenlenen toplantıda"Evet iktidar çok önemli, iktidarın dışında başka şeyler de önemli. İktidar hepimizi değiştirdi,değiştiriyor. Kim 'değişmedim' diyorsa yanlış söylemdir. Güç insanı zehirler, para insanı zehirler, fakir fukaradan mütevazılık bekliyoruz. Garip gurebayı unuttuk, unuttuk yani bir garip yanımıza yaklaşsa kulağınıza bir şey söylese 'Vaktimiz yok', belediyemize gelse 'Toplantıda.' Eğer bir zengin geldiyse hele bir de patronun oğluysa maşallah kapıda karşılarız’’
Ak Parti milletvekili Mehmet Metiner, açık açık kendi durumlarını itiraf etmeye başladı. Kendi ifadelerinde öne çıkan makamın, paranın bizi değiştirdiği, güç zehirlenmesi yaşıyoruz demesi belkide bir çok makam sahibi olmuş arkadaşının hoşuna gitmeyecek. Bunu bir muhalefet söylese savunma mekanizması olarak gösterilen tepkiler yüzünden, bu gerçeklerin ifade edilmesinden sonra kimse oralı dahi olmayacaktı.
Şimdi bakalım ekonomi amirlerimizden Sayın Bakan Nihat Zeybekçi ne diyor;
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, Müstakil Sanayici ve iş adamları Derneği'nin (MÜSİAD) Merkezefendi Belediyesi Bereketler Toplantı ve Sergi Salonu'nda düzenlediği 'Yer Altı Kaynakları, Türkiye'nin Serveti' konulu istişare toplantısında ’’ 400 bin tane işletme iktisat mezunu kadro bekliyor. Yok kardeşim kadro bekleme boşuna, özel sektöre gideceğiz"
Bakan Zeybekçi, mesleki eğitim konusunda başarısız olduklarını belirtip, "Maalesef, üniversitelerden mühendisler mezun ediyoruz, ancak bu mühendislerimiz ne bir atölye ne bir inşaat ne bir fabrika görmüş ne de eline bir anahtar alıp bir makineye veya inşaata, demire dokunmamış. Buna bizde şöyle derler; 'Sen ağa, ben ağa, ineği kim sağa.' Her taraf mühendis. Hakikaten bununla ilgili kendimizi başarısız görüyorum.
İki yıllık maliye, muhasebe meslek yüksek okulu mezunlarının devlet kadrosuna atama beklediğini söylediğini aktarıp, "Yok kardeşim devlette böyle bir kadro. Bu milletin kaynaklarını ve imkanlarının emanetçisi olarak söylüyorum, devlette böyle bir kadro yok. Bu ülke Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün gösterdiği o muasır medeniyetler seviyesine yürüyecek ise bırak namerde, merde dahi muhtaç olmayacak günlere yürüyecekse, bunu özel sektör eli ile yapacak, devlet eliyle değil.’’
Bakan Nihat Zeybekçi’nin bu konuşmasındaki açıklaması, itiraf niteliğinde kendilerinin başarısız olduğudur. 400 bin mezun olmuş iktisat ve işletme fakültesi öğrenciye diplomayı ver ama sana iş miş yok de. Milletin kaynaklarının, imkanlarının emanetçisi sayın zeybekçi’ye soruyorum ‘’ Bu 400 bin işsiz gencimiz, bu millet değil mi? Bu nasıl bir bakış açısı ve söylem biçimi? Milleti, milletin işsiz evlatlarından mı koruyorsunuz?’’
Bu örnekler üzerinden böyle bir açıklama ancak bir akıl tutulması olarak tanımlanabilir. İki yıllık meslek okullarından mezun olanlara, devletin kapısının kapalı olduğunu söylüyor. Devlet bu insanlarımıza bu okullara git diploma al, sana iş vereceğim diyor. Bu konuda karar organı koltuğuna millet tarafından oturmuş Bakan bey ‘’yok kardeşim kadro’’ diyor. Sözüm ona bu insanları özel sektöre yönlendirip orada iş alanları arayın diyor. Özel sektörü, uyguladığınız faizci politikalarla köleleştirmiş, bankalara esir etmişsiniz, kalkıp beceriksizliğinizi itiraf ederken sözüm ona birde sözde çözüm öneriyorsunuz.
Ekonomi bakanı olarak beceriksizliğinizi itiraf ettikten sonra, asıl beceriksizliğiniz ekonomide. Devletin ne olduğunu hala anlamamış bir paradigmaya sahip olarak, sözde muhafazakar kapitalist faizci bir duruş sergileyerek doların 4 TL çıkmasını, 8 ayda % 23 Türk lirasının değer kaybetmesini devalüasyon görmeyip, doların değer kazanması olarak algı operasyonu yapıyorsunuz. Merkez Bankasına dokunulmaması gerektiğini söyleyip, faizci sömürü finans sistemine sıcak mesajlar vererek, bu konularda sizden taban tabana aykırı düşünen Cumhurbaşkanı ile tezat düşüyorsunuz.
Ak parti’nin içindeki kadrolar, seçime doğru bu tip zehir zemberek açıklamalar yapmaya deva edecek gibi görünüyor. Ak parti’ye en ağır darbeyi, mevcut ekonomi kurmayları vuracak. Öyle ilçe başkanlarını değiştirmekle Ak parti kan değişimine gidemeyecektir.
Ak Parti'nin halka sunacağı hiç bir ekonomik politik argüman maalesef gözükmüyor. Millet bunalmıştır, açıklanan rakamlarla Cumhurbaşkanı yanlış yönlendiriliyor. Bugüne kadar yapılanda borca endeksli bir büyüme modeliydi. Osmanlı’nın çöküşü buradandı. Bu büyüme iddiası borca bağımlı olduğu için, krediler kalkınmaya yönelik fabrika alanlarına akmadı. Borç verenler zaten ülkemize daimi bir üretimi desteklemek için borç vermez. Aslında bu bir balondu.
Mevcut Ortodoks politikalarını uygulayan ekonomi yöneticilerinin anlayışı, ister muhalefette ister iktidarda olsun millete bir şey veremez. Milyonlarca diplomalı işsizlerimiz var. Çocuklarımızın ömürlerini okullarda çürütüyorsunuz, sonra iş yok diyorsunuz. Bu kabul edilemez.
Bizim için önemli olan milletimiz ve devletimizdir. Biz bu olumsuzlukların temel nedeninin uygulanan ekonomik modelden kaynaklandığını çok iyi biliyoruz. Ne Sayın Mehmet Şimşek, ne Sayın Nihat Zeybekçi ne de Ak Parti’nin diğer ekonomi kurmayları bu faizci düzeneği değiştirecek bir paradigmaya sahip değildir. Bu açık yüreklilikle ifade ettiklerimiz iktisadi çözüm önerileri taşıdığını söyleyen muhalefet içinde geçerlidir.
Ekonomide bıçak kemiğe dayanmıştır, milli ve yerli bir iktisadi model artık kaçınılmazdır.
Ak Partinin tek bir çıkış yolu var, oda faizci modeli değiştirmektir. Koltukta oturanların değişmesi, hiç bir şeyi değiştirmiyor. Sistemsel bir değişime gidecek yeni bir iktisadi model şarttır. Bunun olamayacağını söyleyenler, cahildir ve yalancıdır. Faizci bir kadronun bunu yapmasını da beklemek kesinlikle yanlıştır. Göreceksiniz, rüzgar Ak parti’nin aleyhine esmeye başladığı an gemiyi ilk terk edecek olanlar şimdi sözde günah çıkartanlar olacaktır.
Selam ve dua ile...
