Punto:
Dinle
Berat Albayrak 20 milyar krediyi gerçekten kobilere mi verdi?
Vatandaşları aç, işsiz, evsiz ve eşsiz bırakan bir sistem var. Bu sistemin başı para kredi sistemidir. Bu para kredi sistemi; kredi verme metodu ile sürekli borçlanma oluşturur. Daha önce kredi verdiklerini de ödeyemez hale getirtip, şimdiki uygulama gibi yeniden kredilendirir. Çark bir zulüm düzeneğidir. Hükümet faize karşı olduğu halde bunu uyguluyorsa, danışmanlarını, üst düzey bürokratlarını gözden geçirmelidir.
Cumhurbaşkanımızın faizle mücadele konusunda millete verdiği bir söz var. Bu sözün yerine getirilmesinde katkı sunmayan bürokrasi, danışmanlar değiştirilmelidir. Aksi halde çok açık görünen odur ki Cumhurbaşkanımızla millet arası iyice açılacaktır. Bu gerçeği söylemek bu tehlikeyi örtenlerin hoşuna gitmese de biz tarihe not düşerek bunu ifade etmiş olalım.
Sayın Berat Albayrak’ın olumlu bir gelişme olarak takdim ettiği; 10 yıllık tahvil ihracımıza 5 milyar dolar talep gelmesinin bir sevindirici nokta olmadığını, olsa olsa bunun bir borçlanabilme sevinci kategorisinde görülmesi gerektiğini hatırlatırız.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, KOBİ'lere 20 milyar TL'lik kredi desteği verileceğini duyurdu. Albayrak, "KOBİ Değer Kredisi Programı'nın Hazine'ye etkisi yok. Bankacılık sektörü sağlıklı yapısını korumaktadır" dedi. Evet faizci bankalar yapılarını koruyor ancak faizle inim inim inletilenler ne durumda? diye sormak lazım. Şimdi verilecek 20 milyar kredi 13 banka tarafından verilecek. Bunun 6 ay ödemesiz olması, ve açıklanan 1,54 faiz olması da ilginçtir. Ayrı bir yazı konusu olan bu durum, bankacılık düzeneğinin burada ayrı bir strateji uyguladığını gösteriyor.
Kredinin verilmesi nakit para olarak gerçekleşmeyecek. Bu para piyasaya halk tabiri ile, canlı olarak girmeyecek. Böyle bir para piyasaya girmeyecek diye neden bunu söylüyoruz? Çünkü para sanal banka hesaplarında dönecek. Peki Kobi işletmelerine bu kredi nasıl verilecek? Faize dayalı bankacılık sistemi bugüne kadar hangi düzeneği kullandı ise yine aynı düzenekte bu sanal kredileri oluşturacaktır.
Şimdi burası çok önemli; 2018 Kasım itibari ile banka kasalarında bulunan para miktarı ne kadar dır? BDDK’nın Aylık Bankacılık Sektörü verilerine baktığımızda(Temel Gösterim 2018/11 ) bankalardaki nakit para miktarı; Türk Parası olarak 14 milyar 619 milyon. Yabancı para olarak 28 milyar 411 milyon dur. Toplam bankalardaki para 43 milyar 30 milyondur.
Şimdi bankaların döviz dahil 43 milyar 30 milyon parası olduğu halde nasıl 20 milyar % 1.54 faizle kredi verecek? Kaldı ki bunu 13 banka verecek.
Yine BDDK’nın Aylık bankacılık sektör verilerine baktığımızda; kobilerin toplam takipteki kredileri, yani ödenemeyen kredileri 40 milyar 162 milyon. Şimdi siz bu borç kredilerini ödemesi için tekrar 20 milyar bir kredi veriyorsunuz.
Bu kredilendirme Borcu borçla ödemektir. Bu tamda bizim söylediğimiz Borca dayalı bir ekonomi anlayışıdır, sürekli borçlanmadır. Soruyoruz şimdi; bu ekonomiye ne sağlayacak?
Üretimde istihdam mı oluşturacak?
Faizci sistemde bile oysa kredi yatırıma yönelikti. Şimdi borç batağındaki kobilerin kat be kat faiz döngüsü sürdürülüyor. İşte o ‘’altı ay ödemesiz stratejisi’’ finans sistemindeki faizci sömürü çarkının devam etmesi içindir.
Toplam kobi kredilerinin; mikro işletmelere kullandırılan krediler 174 milyar 426 milyon, (takipteki kredileri 12.583), küçük işletmelere kullandırılan krediler 199 milyar 316milyon (takipteki kredileri 13.169), Orta büyüklükteki 248 milyar 7 milyon(takipteki kredileri 14.414) milyondur.
Toplam kobilere kullandırılan krediler; 621 milyar 749 milyondur. Takipteki ödenemeyen krediler de 40 milyar 162 milyondur. Şimdi bu sınırlama getirilen 20 milyar kredi tekrar nereye gidecek? Bankadan yakasını kurtarmak için elbette takibe düşmüş kredi borçlarına gidecek. Faizci banka düzeni hükümet üzerinden sözde kobilere destek veriyor. Bir gerçek var ki oda şudur; bankaların verdiği sanal krediler rehin aldığı kobilerin işletmelerinin çalışmasına imkan verip, istihdam oluşturacak yatırıma gitmeyecek. Bu yeni krediler yine faiz ödemelerine gidecektir.
Bu süreç Borca Dayalı Para Sistemidir. Sanal bir borçlandırmayla reel sektörü köle gibi çalıştırmaktır. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Sistemin değiştirilmesi her ne pahasına olursa olsun şarttır.
Şimdi Hükumetimize önerimiz;
Yeni finans modelinin kurulması şarttır. Bu, hükümetimizin alması gereken çok stratejik bir karardır. Hükümetimiz milletin yakasını bu faiz düzeninden kurtarmak zorundadır. Bu konuda bütün millet hükümetimizin yanında olacağından şüphe yoktur.
2019’da beklenilen küresel finans sisteminin hamleleri, mutlak manada mevcut içerideki finans düzeneği ile de ülkemizde yapılacaktır. Hükümetimiz çok uyanık olmak zorundadır. Asla bu sürekli borcu borçla çevirme anlayışı ile çözüm oluşturamayız. Yeni bir faizsiz para kredi sistemi ile, milli iradenin düzenleme ve denetleme yetkisi ile para kredi sistemi faizsiz para üretimi şeklinde yasal korunaklı hale getirilmesi şarttır.
Selam ve dua ile...
Yunus EKŞİ
Twitter:yunuseksi_5353
